Mağaza ve market emekçilerinin 2020 yılında kurduğu Mağaza Market-Sen, 6 Aralık’ta gerçekleştirdiği kongrede aldığı kararla Sosyal-İş Sendikası çatısı altında birleştiğini açıkladı. Sendika, bu adımın sektördeki yüz binlerce çalışanın yaşadığı yoğun sömürü, güvencesizlik, mobbing ve düşük ücret gibi sorunlara karşı mücadeleyi büyütme hedefi taşıdığını duyurdu.
Birleşme kararında, sendikal örgütlenmeyi kısıtlayan işkolu ve işyeri barajlarının 10 no'lu işkolunda çalışan 4,5 milyon işçiyi olumsuz etkilediği vurgulandı. Mağaza Market-Sen, bu engelleri aşmak ve daha şeffaf, demokratik bir sendikal yapıyı güçlendirmek amacıyla Sosyal-İş ile birleşme kararı aldığını belirtti.
“Mücadeleyi Büyütmek İçin Gücümüzü Sosyal-İş’le Birleştiriyoruz”
Mağaza Market-Sen açıklamasında, mağaza ve market sektöründeki ağır çalışma koşullarına dikkat çekerek şu ifadeleri kullandı:
“Emekçileri derin bir güvencesizlik ile karşı karşıya bırakıyorlar”
“Türkiye’de yüz binlerce mağaza ve market emekçisi yoğun mesai, artan iş yükü, güvencesiz çalışma ve mobbingin normalleştirildiği koşullarda çalışıyor. Zincir mağazalar büyümeye ve kârını artırmaya devam ederken, emekçilerin bu kârdan aldığı pay her geçen gün azalıyor. Yüz binlerce market emekçisi, iktidarın politikaları nedeniyle ‘son çare’ olarak girdiği işlerde derin bir güvencesizlikle baş başa bırakılıyor.”“Sendikal baraja karşı güçlerimizi birleştiriyoruz”
Sendika, mevcut yasal düzenlemelerin örgütlenme önünde ciddi engel oluşturduğunu vurguladı:
“Patronların çıkarlarını gözeten işkolu ve işyeri barajları, mağaza ve market sektöründe örgütlenmenin önüne duvar örüyor. 10 no'lu işkolunda çalışan 4,5 milyon işçi barajın yakıcı etkisini en ağır şekilde yaşıyor. Büyük sendikaların bürokratik yapıları ise işçileri patronlar karşısında çaresiz bırakıyor.”
“Demokratik yapıyı güçlendiriyoruz”
Mağaza Market-Sen, birleşme kararının hedefini şu sözlerle açıkladı:
“Bu düzen kaderimiz değil. Başka bir düzenin mümkün olduğunu biliyoruz. Yolumuzu, milyonlarca işçinin birlikte yürüdüğü bir sendikal hareket için genişletiyoruz. Gücümüzü Sosyal-İş ile birleştirerek daha şeffaf, daha katılımcı, daha demokratik bir mücadele hattı kuruyoruz.”
“Milyonlar için mücadeleye devam edeceğiz”
Açıklama, milyonlarca işçiyi kapsayan güçlü bir mücadele çağrısıyla tamamlandı:
“‘Binler yetmez, on binler; on binler yetmez yüz binler, milyonlar!’ demek için, 10 no'lu işkolundaki 4,5 milyon emekçi için çalışmaya devam ediyoruz. Türkiye işçi sınıfını sendika düşmanı yasalara ve kâr hırsıyla hareket eden patronlara bırakmayacağız.
Yaşasın işçilerin birliği!”




