Suriye’de Esad rejiminin çöküşünün ardından şiddetin ve siyasi intikam eylemlerinin her geçen gün tırmandığına dair yeni ve ürkütücü bir olay daha yaşandı. 19 Mayıs 2025’te Homs kentinde, Tartus asıllı bir sivil, Al-Mahattah mahallesindeki dairesinde zincire vurulmuş ve boğazı kesilmiş şekilde ölü bulundu. Kimliği açıklanmayan sivilin, Jandar Elektrik Santrali’nde bir mühendis yardımcısı olarak çalıştığı bildirildi.

Söz konusu olay, sadece bireysel bir cinayet değil, aynı zamanda ülkede yaygınlaşan siyasi ve mezhepsel temelli infazların yeni bir halkasını oluşturuyor. Suriye İnsan Hakları Gözlemevi (SOHR), 2025 yılının başından bu yana bu tür hedefli cinayet ve infazlarda 663 kişinin hayatını kaybettiğini duyurdu. Bu ölümler arasında 20 kadın ve dokuz çocuk da bulunuyor.

İnfazlar Mezhepsel ve Siyasi Nedenlerle Gerçekleşiyor

Suriye’nin birçok vilayetinde gerçekleşen bu cinayetlerin büyük bir kısmı, kurbanların mezhepsel veya siyasi kimliklerine dayalı olarak işlendi. Gözlemevi’nin verilerine göre, sadece Homs’ta bu yıl içerisinde öldürülen 241 kişiden 102’si, doğrudan mezhepsel kimliği nedeniyle hedef alındı.

2025 Yılında İnfazlara ve Cinayetlere İlişkin Bölgesel Dağılım:

  • Homs: 241 ölüm (15 kadın, 3 çocuk; 102'si mezhepsel gerekçeli)

  • Hama: 127 ölüm (1 kadın, 1 çocuk; 48'i mezhepsel gerekçeli)

  • Tartus: 59 ölüm (1 kadın, 1 çocuk; 37'si mezhepsel gerekçeli)

  • Latakia: 59 ölüm (1 kadın, 4 çocuk; 32'si mezhepsel gerekçeli)

  • Rif Dimashq: 62 ölüm (1 kadın; 8'i mezhepsel gerekçeli)

  • Damascus: 22 ölüm (1 kadın; 6'sı mezhepsel gerekçeli)

  • Aleppo: 44 ölüm

  • Idlib: 15 ölüm

  • Daraa: 26 ölüm

  • Deir Ezzor: 5 ölüm

  • Al-Suwaidaa: 3 ölüm (2'si mezhepsel gerekçeli)

Bu rakamlar, ülkede güvenlik ve adalet sistemlerinin çökmesiyle birlikte oluşan siyasi boşlukta, çeşitli milis gruplarının veya bireysel intikam ağlarının kontrolsüz şiddet uyguladığını ortaya koyuyor.

Uluslararası Topluma Çağrı

Suriye’de süregelen bu hedefli infazlar ve sivillere yönelik katliamlar, savaş sonrası dönemin barışa değil yeni bir kaosa sürüklendiğini açıkça göstermektedir. Sivil toplum kuruluşları, insan hakları savunucuları ve uluslararası kamuoyu, Suriye’deki bu sistematik infazlara sessiz kalmamalı; faillerin tespit edilerek adalet önüne çıkarılması için etkili uluslararası mekanizmalar devreye sokulmalıdır.

Bu cinayetlerin yalnızca istatistik değil, ardında aileleri, toplulukları ve yeni intikam döngülerini bıraktığını hatırlatıyor; çatışma sonrası yeniden inşa sürecinin sadece fiziki değil, adalet ve toplumsal barış ekseninde de yürütülmesi gerektiğini vurguluyoruz.

Global Wellness Day, 14. Yılında Tüm Dünyada Kutlanmaya Hazırlanıyor Global Wellness Day, 14. Yılında Tüm Dünyada Kutlanmaya Hazırlanıyor

İletişim:
Suriye İnsan Hakları Gözlemevi (SOHR)
E-posta: [email protected]
Web: www.syriahr.com

Editör: Güven BOĞA