PKK lideri Abdullah Öcalan, yayınladığı videolu mesajda silahlı mücadelenin sona erdiğini ve yeni dönemin “demokratik siyaset ve barış” süreci olacağını ilan etti. Öcalan, “Silahın değil, siyasetin ve toplumsal barışın gücüne inanıyorum” dedi.
22 Ekim 2024’te MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin yaptığı “PKK silah bırakmalı” çağrısıyla başlayan çözüm süreci, PKK’nın 5-7 Mayıs 2025 tarihlerinde düzenlediği kongrede aldığı fesih ve silah bırakma kararıyla yeni bir aşamaya girdi. Sürecin son halkası ise İmralı Cezaevi’nde bulunan Abdullah Öcalan’dan geldi.
Tarihi Video Mesaj Yayınlandı
19 Haziran 2025 tarihli videolu açıklamada Öcalan, örgütün “ulus-devlet” stratejisinden resmen vazgeçtiğini ilan ederek, silah bırakmanın artık geri dönüşsüz bir noktaya geldiğini söyledi:
“Varlık inkarına dayalı ve ayrı devlet amaçlı PKK hareketi sona ermiştir. Ana amaç gerçekleşmiştir. Bu bir kayıp değil, tarihi bir kazanımdır.”
Öcalan ayrıca, tüm tarafların “Barış ve Demokratik Toplum” programına destek vermesi gerektiğini belirterek, silahlı mücadelenin yerini demokratik siyasetin alacağını vurguladı.
Demokratik Toplum Manifestosu Yayınlanacak
Açıklamasında, yaklaşık 50 yıllık "Kürdistan Devriminin Yolu" metninin yerine geçecek bir Demokratik Toplum Manifestosu hazırladığını belirten Öcalan, bu metnin hem Kürt halkı hem de bölgesel ve küresel toplum açısından dönüştürücü bir içerik taşıdığını ifade etti.
“Bu manifesto, tarihsel bir dönüşümün ifadesidir. Meclisteki DEM ve diğer partiler üzerine düşeni yapacaktır.”
Silah Bırakma Mekanizması Kurulacak
Öcalan, PKK’nın silah bırakmasının sadece bir karar değil, aynı zamanda TBMM çatısı altında kurulacak bağımsız bir komisyonla kurumsal bir sürece bağlanması gerektiğini de vurguladı:
“Sürecin geneli olarak silahların gönüllüce bırakılması ve TBMM’de yetkili ve kanunla kurulması düşünülen kapsamlı komisyon çalışması önemlidir.”
Özgürlük Talebi Bireysel Değil, Toplumsal
Kendi özgürlüğüne ilişkin olarak da açıklamalarda bulunan Öcalan, bireysel özgürlük yerine toplumsal özgürlüğü öncelediğini dile getirdi:
“Kendi özgürlüğümü hiçbir zaman bireysel bir sorun olarak görmedim. Birey toplumla birlikte özgürleşebilir.”
DEM ve Siyasi Partilere Çağrı
Öcalan, Meclis’te bulunan DEM Parti başta olmak üzere tüm siyasi partilere, bu sürecin başarıyla sonuçlanması için sorumluluk alma çağrısı yaptı. Sürecin sekteye uğramaması adına karşılıklı güven, samimiyet ve siyasi iradenin korunması gerektiğini vurguladı.
Analiz: Yeni Dönem mi Başlıyor?
Öcalan’ın açıklamaları, PKK’nın resmen feshedildiğini duyurduğu 12. Kongre kararlarını teyit eder nitelikte. Sürecin hükümet ve Meclis tarafından nasıl karşılanacağı ise merak konusu. TBMM bünyesinde bir “silah bırakma komisyonu” kurulup kurulmayacağı ve bu çağrıya diğer siyasi aktörlerin nasıl bir yanıt vereceği önümüzdeki haftalarda netleşecek.