DEM Parti Şanlıurfa Milletvekili Dilan Kunt Ayan, 15 Temmuz 2016’daki darbe girişiminin ardından çıkarılan Kanun Hükmünde Kararnameler (KHK) nedeniyle yaşanan mağduriyetlerin hâlâ giderilmediğini belirterek, Meclis’e kapsamlı bir soru önergesi sundu.
Ayan, olağanüstü hâl (OHAL) döneminde yayımlanan 36 KHK ile 125 bini aşkın kamu emekçisinin tek bir idari işlemle görevinden uzaklaştırıldığını hatırlatarak, bu sürecin sadece suç işleyenleri değil, çok sayıda masum kamu görevlisini de mağdur ettiğini vurguladı.
“OHAL döneminde çıkarılan kararnameler yalnızca usulsüz biçimde mesleğe girenleri değil, sendikal faaliyet yürüten, ifade özgürlüğünü kullanan, barış talep eden, kadın haklarını savunan kamu emekçilerini de hedef aldı. Bu durum, hem bireysel hem de toplumsal adalet açısından kabul edilemez bir tablodur.”
“KHK’lar toplumsal adaletin yarasıdır”
Ayan, KESK’in Diyarbakır’dan Ankara’ya başlattığı yürüyüşün, ihraç kamu emekçilerinin ve KHK mağdurlarının hak arayışının bir ifadesi olduğunu söyledi.
“KESK’li KHK’lilerin yürüyüşü, sadece bir sendikal eylem değil; adalet, demokrasi ve insan onuru mücadelesidir. 9 yıl geçmiş olmasına rağmen binlerce kamu emekçisi hâlâ görevine dönememiştir.”
Ayan’ın aktardığı verilere göre, 125.612 kişi kamu görevinden ihraç edildi, bunların 4.259’u KESK üyesi kamu emekçileri. Bu kişilerden yaklaşık 2.700’ü hâlâ görevlerine dönemedi.
Barış Bildirisi’ne imza atan akademisyenlerin durumu ise en çarpıcı örneklerden biri olarak öne çıkıyor:
“Anayasa Mahkemesi’nin hak ihlali kararına rağmen, Barış Akademisyenleri hâlâ görevlerine iade edilmemiştir. Bu, hukukun üstünlüğü ilkesinin açık ihlalidir.”
“OHAL Komisyonu adaleti geciktiriyor”
Ayan, OHAL İşlemleri İnceleme Komisyonu’nun, hukuki güvence olarak sunulmasına rağmen, adaletin önünde bir engele dönüştüğünü belirtti:
“Komisyonun görev süresi fiilen bitmesine rağmen hâlâ kapatılmamıştır. Başvuruların şeffaf biçimde kamuoyuna açıklanmaması, gerekçesiz kararlar ve etkisiz yargısal denetim, adaletin geciktirildiğini göstermektedir.”
“KHK mağdurları sosyal dışlanma ve ekonomik yıkımla baş başa bırakıldı”
Ayan, ihraç edilenlerin sadece mesleklerinden değil, sosyal güvence, sağlık hakkı ve seyahat özgürlüğü gibi temel yurttaşlık haklarından da mahrum bırakıldığını belirtti:
“Pasaport yasakları, sosyal dışlanma, iş bulamama ve ekonomik yıkım, yüzbinlerce insanın hayatını mahvetti. Bu mağduriyetler devletin sorumluluğundadır ve derhal giderilmelidir.”
Meclis’e 12 maddelik soru önergesi
DEM Partili Ayan, KHK’lerle ilgili olarak Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı tarafından yanıtlanması istemiyle 12 soruluk bir önerge sundu.
Önergede şu başlıklar yer aldı:
-
2016’dan bu yana KHK ve diğer idari işlemlerle kamu görevinden çıkarılan toplam kişi sayısı nedir?
-
Bu ihraçlardan kaçı göreve iade edilmiştir?
-
“İrtibat” ve “iltisak” gerekçeleri hangi objektif ölçütlere dayandırılmaktadır?
-
OHAL Komisyonu bugüne kadar kaç başvuru almış, bunların kaçı sonuçlandırılmıştır?
-
Komisyonun ret ve kabul oranı nedir, neden hâlâ kapatılmamıştır?
-
Mahkemelerin iptal ettiği komisyon kararları hangi oranda uygulanmıştır?
-
Görevine iade edilen kamu emekçilerinin maaş, prim, izin ve emeklilik hakları tam olarak karşılanmış mıdır?
-
İhraç edilen kişilerin özel sektörde çalışma ve sosyal güvenlik hakları konusunda bir düzenleme var mıdır?
-
Barış Akademisyenleri’nin göreve iadesi için bir plan yapılmakta mıdır?
-
KHK mağdurlarının yeniden kamu görevine atanmasını engelleyen düzenlemelerin kaldırılması planlanmakta mıdır?
-
Mağduriyetlerin giderilmesi ve tazminat ödenmesine ilişkin bir yasal hazırlık yapılmakta mıdır?
-
Sendikal faaliyet ve ifade özgürlüğünü koruyacak yeni yasal güvenceler gündemde midir?
“KESK’li KHK’lilerin taleplerini Meclis’e taşıdık”
Dilan Kunt Ayan, bugün TBMM’de KESK Eş Genel Başkanları Ahmet Karagöz ve Ayfer Koçak ile birlikte gelen KESK’li KHK’liler heyetini kabul ettiklerini belirtti.
“Diyarbakır’dan başlayıp Urfa, Adıyaman, Antep, Adana ve Mersin’in ardından Ankara’ya ulaşan yürüyüşte dile getirilen talepleri, Meclis’e taşıdık.
KHK’larla hukuksuzca ihraç edilen ve yaklaşık 10 yıldır adalet bekleyen kamu emekçilerinin sesi olmaya devam edeceğiz.”
