ANKARA – 2025 Liselere Geçiş Sistemi (LGS) sonuçlarının ardından kamuoyunda büyüyen şaibe ve eşitsizlik tartışmalarına Eğitim ve Bilim İşgörenleri Sendikası (Eğitim-İş) Genel Başkanı Kadem Özbay da sert tepki gösterdi. Özbay, bazı okul türlerinin istisnai başarılarının dikkat çekici olduğunu ve bunun ardında sistematik ayrıcalıklar bulunduğunu vurguladı.
Özellikle Trabzon’daki Mahmut Celaleddin Ökten İmam Hatip Ortaokulu üzerinden örnek veren Özbay, okulun resmi internet sitesinde paylaştığı verilerin “normal sınav başarılarıyla açıklanamayacak kadar olağandışı” olduğunu dile getirdi. Okulun verilerine göre:
-
274 öğrencinin %96’sı ilk %10’luk başarı diliminde,
-
%5’lik dilime giren öğrenci oranı %62,
-
İlk %1’lik dilimde 45 öğrenci,
-
4 öğrenci ise 500 tam puan aldı.
Bu tablonun istatistiksel olarak incelenmeye muhtaç olduğunu belirten Özbay, “Gerçekten bir başarı mı söz konusu, yoksa özel programlar, ayrıcalıklı kaynaklar ve siyasi destek mi?” diye sordu.
"İmam Hatip ruhu" mu, eşit eğitim mi?
Eğitim-İş Başkanı, söz konusu okulun açıklamalarında geçen “İmam Hatip ruhu” ve “alınları ak olsun” gibi ifadelerin, eğitimdeki tarafgirlik ve ideolojik müdahale tartışmalarını büyüttüğüne işaret etti. Özbay, “Bu okullar neyin ruhunu temsil ediyor? Kime ve neye karşı bir dava yürütülüyor?” diyerek şu ifadeleri kullandı:
“Devlet okulları bir siyasi iktidarın ideolojik laboratuvarı değildir! Eğitim anayasal bir haktır. Bilimsel, laik ve eşitlikçi eğitim, devletin asli görevidir. Eğer bazı okullar kendilerini 'dava okulu' olarak tanımlıyorsa bu, eğitimde tarafgirliğin ve eşitsizliğin açık göstergesidir.”
“Şaibe ve güven bunalımı var, susmak suçtur!”
Eğitim-İş Genel Başkanı Kadem Özbay, Milli Eğitim Bakanlığı’na açık çağrıda bulunarak, sınav sonuçlarıyla ilgili tüm verilerin kamuoyuyla şeffaf biçimde paylaşılmasını istedi. Özbay’ın talepleri şu şekilde sıralandı:
-
İl, ilçe ve okul türlerine göre başarı sıralaması verileri kamuoyuna açıklansın.
-
Belirli okul türlerinin başarıda neden bu kadar yoğunlaştığı verilerle ortaya konulsun.
-
Sınav güvenliğine dair tüm iddialar açık ve denetlenebilir biçimde araştırılsın.
Özbay, açıklamasının sonunda eğitim sisteminde liyakat yerine sadakatin esas alınmasının temel sorun olduğunu vurguladı ve şunları söyledi:
“Siz de biliyorsunuz ki sınavlarınız, mülakatlarınız, uygulamalarınız şaibelidir. Çünkü liyakatinizle değil, sadakatinizle o koltuklardasınız! Gerçekler eninde sonunda ortaya çıkacak. Biz bu eşitsizlikleri ifşa etmeye, halkımıza gerçeği söylemeye devam edeceğiz.”