Eğitim Sen’den 20 Kasım Dünya Çocuk Hakları Günü Mesajı:
“Çocuklara şiddetten, istismardan ve sömürüden uzak bir yaşam borçluyuz!”
Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim Sen), 20 Kasım Dünya Çocuk Hakları Günü dolayısıyla yaptığı açıklamada, Türkiye’de çocukların karşı karşıya kaldığı derin hak ihlallerine dikkat çekerek “Çocukların üstün yararı gözetilmeli, sömürüye dayalı sistem son bulmalıdır” çağrısında bulundu.
“Savaş, yoksulluk, eşitsizlik… Çocukların onurlu yaşam hakkı tehdit altında”
Açıklamada, Birleşmiş Milletler’in 1989 yılında kabul ettiği Çocuk Haklarına Dair Sözleşme’nin, bugün hâlâ çocukların yaşamını korumak için kritik bir belge olduğu vurgulandı. Eğitim Sen, Türkiye’nin sözleşmeye koyduğu çekincelerin (17., 29. ve 30. maddeler) hâlâ kaldırılmadığını, bunun özellikle anadili farklı olan çocukların eğitim ve kültürel haklarını olumsuz etkilediğini belirtti.
2,3 milyon çocuk işçi, yılda yüzlerce kayıp… “En ağır bedeli çocuklar ödüyor”
Türkiye’de yaklaşık 2,3 milyon çocuk işçi bulunduğunu ve her yıl yüzlerce çocuğun iş cinayetlerinde yaşamını yitirdiğini hatırlatan Eğitim Sen, sadece son 12 yılda iş cinayetlerinde ölen çocuk sayısının en az 770 olduğunu açıkladı.
MESEM ve benzeri uygulamaların “çocuk emeği sömürüsünü meşrulaştırdığı” vurgulanırken, son iki yıl içinde en az 15 çocuğun staj adı altında çalışırken yaşamını yitirdiği, yüzlercesinin yaralandığı ifade edildi.
“Eğitim hakkı gasbediliyor, çocuk emeği devlet eliyle sömürülüyor”
Sendika, düşük ücretlerle çalıştırılan çocukların eğitimden koparıldığını ve bunun “fırsat eşitliği” söylemleriyle gizlenmeye çalışıldığını dile getirdi:
“Bu uygulama derhal sona erdirilmeli; çocukları piyasanın insafına terk eden sistem yerine kamusal, nitelikli, eşitlikçi eğitim politikaları hayata geçirilmelidir.”
Suça sürüklenen çocuk sayısı 9 yılda yüzde 51 arttı
TÜİK verilerinin çocukların içinde bulunduğu kırılganlığı derinlemesine ortaya koyduğunu belirten Eğitim Sen, 2024 yılında güvenlik birimlerine gelen ya da getirilen çocuk sayısının 612 bin 651 olduğunu; suça sürüklenen çocuk sayısında son dokuz yılda yüzde 51,5 artış yaşandığını aktardı.
Yaralama, hırsızlık ve uyuşturucu suçlarının başı çektiği belirtilirken, cinayet suçuna karışan çocuk sayısının yüzde 131 artarak 1.270’e ulaştığı kaydedildi.
Sendika, bu tablonun asıl nedenlerini şöyle sıraladı:
-
Derin çocuk yoksulluğu
-
Okul terki
-
Ucuz iş gücü olarak sömürü
-
Aile içi şiddet ve dağılmış aile yapıları
-
Mülteci çocukların artan kırılganlığı
Eğitim Sen, çocuk suçluluğunun azaltılması için çok yönlü politikalar gerektiğini belirterek okul temelli önleme programları, güvenli kent politikaları ve cezalandırıcı değil rehabilite edici adalet sistemi çağrısı yaptı.
“Çocukları korumak devletin ve toplumun ortak sorumluluğu”
Açıklamada, çocukların şiddetten, istismardan, sömürüden ve yoksulluktan uzak bir yaşam hakkının anayasal ve insani bir zorunluluk olduğu vurgulandı.
“Çocuk emeği sömürüsüne son verilmeden gerçek anlamda çocuk haklarından söz edilemez” denildi.
Eğitim Sen, Türkiye’nin sözleşmeye koyduğu çekinceleri kaldırması, eşitlikçi ve özgürlükçü politikaları hayata geçirmesi gerektiğini belirterek sözlerini şöyle tamamladı:
“Tüm çocukların 20 Kasım Dünya Çocuk Hakları Günü’nü kutluyoruz.
Çocukların hakları için mücadele eden herkes bilsin: Çocuklar yalnız değil.”
