DEM Parti Şırnak Milletvekili Nevroz Uysal Aslan, Millî Eğitim Bakanlığı’nın son yıllarda izlediği eğitim politikalarına yönelik kapsamlı ve sert eleştirilerde bulundu. “Eğitim Pazarı ve Paralel Yapılar” başlığıyla yaptığı yazılı açıklamada, MEB’in dinselleştirici, tekçi ve ideolojik dayatmaları içeren uygulamalarına karşı kamuoyunu bilgilendirme ve hesap sorma çağrısı yaptı.

Soru Önergeleri ve Cevaplar Gerçekleri Gözler Önüne Serdi

Nevroz Uysal Aslan, Millî Eğitim Bakanlığı’nın uygulamalarına ilişkin 25 Şubat 2025 ve 13 Mart 2025 tarihlerinde iki ayrı soru önergesi verdiğini hatırlattı. Bunlardan biri, Ülkü Ocakları, Peygamber Sevdalıları Vakfı, Diyanet ve benzeri yapılarla imzalanan protokollerin içeriğine dair; diğeri ise okullara gönderilen 23 maddelik Ramazan etkinlikleri listesine yönelikti.

Bu önergeler üzerine MEB’in verdiği yanıtların, laiklik, bilimsellik ve pedagojik özerklik ilkelerinin “nasıl sistemli bir şekilde ihlal edildiğini” açıkça ortaya koyduğunu belirten Uysal Aslan, protokoller aracılığıyla kamusal eğitimin adeta bir “eğitim pazarı”na dönüştürüldüğünü ifade etti.

2.471 Protokol: Hangi Gönüllülük, Hangi Denetim?

Bakanlığın yanıtında Türkiye genelinde 2.471 ayrı protokol imzalandığı ve bu protokollerin “gönüllülük esasına göre, denetime tabi, ücretsiz şekilde” yürütüldüğünün belirtilmesi üzerine, şu sorular kamuoyu adına yöneltildi:

  • Gönüllü katılım denilen şey, veliler üzerindeki sosyal ve politik baskıyla zorunlu hale getirilen katılım mıdır?”

  • Denetim dedikleri şey, cemaat yapılarının faaliyetlerine göz yuman ve müfettiş görevlendirmeyen il müdürlüklerinin pasifliği midir?”

  • “Protokoller şeffafsa neden içeriği kamuoyuyla paylaşılmıyor?”

Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli: Bilimsellik mi, Siyasal Program mı?

MEB’in “Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli”ne dair açıklamalarına da değinen Uysal Aslan, bu modelin erdem-eylem-değer çerçevesiyle “fıtrat, sabır, helal, haram” gibi dini kavramları tüm ders içeriklerine yaydığını ve pedagojik ilkelere değil, inanç temelli bir ideolojik formasyona dayandığını ifade etti.

Milletvekili Aslan şu soruları yöneltti:

  • “Fıtrat ve sabır öğretisiyle kimyasal tepkime öğretilir mi?”

  • “Kanaat kavramıyla gelir adaleti sorgulanabilir mi?”

  • “Dini referanslarla örülü, mezhepler üstü gibi sunulan bu müfredat tek doğru inancı dayatmıyor mu?”

Anayasa ve Katılım İlkeleri İhlal Ediliyor

Nevroz Uysal Aslan, Anayasa’nın 24. maddesini hatırlatarak, devletin herhangi bir inancı telkin etmesinin açıkça yasaklandığını vurguladı. Buna rağmen MEB’in hazırladığı müfredatın, “tekçi ve dini içerikli bir değer eğitimi anlayışını” tüm derslerin omurgası haline getirdiğini belirtti.

BAŞKAN SEÇER, ‘ZEYDAN KARALAR’A ÖZGÜRLÜK MİTİNGİ’NE KATILDI
BAŞKAN SEÇER, ‘ZEYDAN KARALAR’A ÖZGÜRLÜK MİTİNGİ’NE KATILDI
İçeriği Görüntüle

Ayrıca müfredatın yalnızca bir hafta süreyle askıya çıkarılması, eğitim sendikalarının, öğretmenlerin ve akademisyenlerin görüşlerine başvurulmaması, bu modelin toplumun değil iktidarın projesi olduğunu ortaya koydu.

“Bu Müfredat Eğitim Değil, Siyasal Projedir”

Milletvekili Aslan’ın açıklamasının finali oldukça çarpıcıydı:

“Eğitimi dinselleştiren bu müfredat; kız çocuklarının eğitim hakkını sınırlandırmakta, çocuk yoksulluğunu görünmez kılmakta ve çokdilli, çokkültürlü toplum gerçeğini inkâr etmektedir. Eğitim adı altında yapılan bu değişiklik, iktidarın makbul yurttaş yaratma projesidir.”


Kamuoyuna Sunulan Belgeler

Nevroz Uysal Aslan, verdiği her iki soru önergesiyle birlikte Millî Eğitim Bakanlığı’ndan gelen resmi yanıtları da kamuoyunun takdirine sunduklarını belirtti. Açıklama, eğitim politikalarının şeffaflık, laiklik ve çoğulculuk temelinde yeniden inşa edilmesi çağrısıyla sona erdi.

Protokoller Soru Önergesi

Protokller Cevap

Ramazan Etkinlikleri Soru Önergesi 2

Ramazan Etkinlikleri Cevap 2

Muhabir: Haber Merkezi