Cumartesi Anneleri, gözaltında kaybedilen yakınları için adalet arayışlarını sürdürüyor. Galatasaray Meydanı'nda 1995 yılından bu yana her hafta bir araya gelen aileler ve insan hakları savunucuları, bu hafta 1053. kez toplandı. Bu haftaki buluşmada, 1995 yılında Midyat’ta gözaltına alındıktan sonra kendisinden bir daha haber alınamayan Mehmet Sait Zengin’in akıbeti soruldu.
İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi Gözaltında Kayıplara Karşı Komisyon tarafından yapılan açıklamada, 36 yaşındaki dört çocuk babası Mehmet Sait Zengin’in, HADEP üyesi olduğu ve uzun süredir güvenlik güçlerinin tehditlerine, takiplerine ve işkencelerine maruz kaldığı belirtildi. 1995 yılı Nisan ayında gözaltına alınıp işkence gördüğü ve serbest bırakıldığı aktarılan Zengin’in, 6 Mayıs 1995 tarihinde bu kez sivil kıyafetli iki polis tarafından beyaz bir Toros’a bindirilerek evinden götürüldüğü kaydedildi.
Ailesinin tüm başvurularına rağmen Zengin’den bir daha haber alınamadığına dikkat çekilen açıklamada, kardeşinin karakolda tehdit edildiği, dosyanın ise yıllar sonra İnsan Hakları Derneği Mardin Şubesi'nin girişimleriyle yeniden canlandırılmasına rağmen Midyat Savcılığı’nın raflarında beklemeye terk edildiği ifade edildi.
"Cezasızlık devam ettikçe adalet sağlanamaz"
Açıklamada şu ifadeler öne çıktı:
“30 yıldır soruyoruz: Kayıplarımız nerede? 30 yıldır haykırıyoruz: İnkâra son verin, kayıplarımızın akıbetlerini açıklayın. Cezasızlık, gözaltında kaybetme suçunun ortağıdır. Cezasızlık son bulmadan adalet sağlanamaz; adalet sağlanmadan da barıştan söz edilemez.”
Cumartesi Anneleri, Mehmet Sait Zengin’in dosyasındaki 30 yıllık inkâr ve cezasızlık politikasına son verilmesini, sorumluların yargılanmasını ve devletin hukuka uygun davranmasını talep etti. Açıklama, "Kaç yıl geçerse geçsin, Mehmet Sait Zengin için, tüm kayıplarımız için adalet aramaktan vazgeçmeyeceğiz" sözleriyle son buldu.