Cezaevinde tutulan ağır hasta mahpus Fatma Tokmak’ın sağlık durumu her geçen gün kötüleşiyor. Kalp rahatsızlığı, astım ve hipertansiyon gibi ciddi sağlık sorunları bulunan Tokmak’ın acilen tahliye edilmesi gerektiği yönündeki çağrılar ise yanıtsız kalıyor.
1996 yılında 2,5 yaşındaki çocuğuyla birlikte gözaltına alınan Fatma Tokmak, gözaltı sürecinde hem kendisi hem de çocuğu ağır işkenceye maruz kaldı. Türkçe bilmemesine rağmen tercüman desteği olmadan yargılandı, kendisine dayatılan ifadeleri anlamadığı bir dilde imzalamak zorunda kaldı. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, Tokmak hakkında “hak ihlali” kararı verse de bu karar Türkiye’de yeniden yargılamaya yol açmadı.
2006 yılında kalp ameliyatı nedeniyle geçici olarak tahliye edilen Tokmak, sağlık sorunlarına rağmen 2010 yılında tekrar cezaevine kondu. O tarihten bu yana Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi’nde tutuluyor.
Ameliyat Gerekli, Ancak Hâlâ Gerçekleştirilmedi
Fatma Tokmak son olarak beşinci kez anjiyo geçirdi. Kalp kapakçığında yırtık ve ciddi daralma tespit edilmesine rağmen gerekli ameliyat henüz yapılmadı. Nefes almakta zorlanan, sık sık bayılan ve yalnızca kısa sürelerle oturur pozisyonda uyuyabilen Tokmak, yaşam mücadelesi veriyor.
8 Mayıs 2025 tarihinde infaz erteleme talebinde bulunan Tokmak’ın başvurusuna, aradan 2,5 ay geçmesine rağmen hâlâ yanıt verilmedi.
"Yaşam Hakkı İhlal Ediliyor"
İnsan Hakları Derneği (İHD), Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD), Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) ve Toplum ve Hukuk Araştırmaları Vakfı (TOHAV) başta olmak üzere çok sayıda hak örgütü Fatma Tokmak’ın tahliye edilmesi çağrısında bulundu.
Açıklamada, Adli Tıp Kurumu’nun tarafsızlığı tartışmalı raporlarına dayanılarak infaz erteleme taleplerinin reddedildiği, bu durumun insan haklarına ve hukuka aykırı olduğu belirtildi. Kurumlar, tam teşekküllü hastanelerin ve üniversite hastanelerinin raporlarının esas alınmasını, siyasi gerekçelerle engellenen tahliyelerin önüne geçilmesini istedi.
Toplum Vicdanına Çağrı
Hak örgütleri, Fatma Tokmak’ın cezaevinde tutulmasının sadece tedavi hakkını değil, yaşam hakkını da ihlal ettiğini vurguladı. Adalet Bakanlığı’na ve ilgili tüm kurumlara seslenen hak savunucuları, Tokmak’ın sağlık durumunun daha fazla kötüleşmeden tahliyesinin sağlanmasını istedi.
İnsan Hakları Derneği, Özgürlük İçin Hukukçular Derneği, Çağdaş Hukukçular Derneği ve Toplum ve Hukuk Araştırmaları Vakfı, kamuoyunu duyarlılığa, devleti ise sorumluluğa davet etti.
