İHD Derneğinin ev sahipliğinde düzenlenen “Barışa Giden Yol: Hafıza ve Adalet” konferansı, ikinci gününde barış alanında mücadele yürüten sivil toplum örgütleri, barış gönüllüleri ve barış annelerinin katılımıyla başladı. Açılışta İnsan Hakları Derneği (İHD) Eş Genel Başkanları Eren Keskin ve Hüseyin Küçükbalaban, barış çalışmalarının önemi ve karşılaşılan engeller üzerine kapsamlı konuşmalar yaptı.
Eren Keskin: “İHD, barışı savunmayı hiç bırakmadı”
Konferansın açılış konuşmasını yapan İHD Eş Genel Başkanı Eren Keskin, derneğin insan hakları mücadelesinde barış ilkesine bağlı kaldığını hatırlatarak, şunları söyledi:
“İHD kurulduğu günden bu yana hak ihlallerini istikrarlı olarak raporladı. Bu konuda yapılan akademik ve sivil toplum çalışmaları büyük ölçüde İHD raporlarına dayanmaktadır. Tüm bu süreçlerde barışı amaçlayarak çalıştık, barışı savunduk. Acılar arasında hiçbir zaman ayrım yapmadık, tümüne karşı duyarlı yaklaştık. Bu hassasiyeti başkalarından da bekliyoruz.”
Hüseyin Küçükbalaban: “Devlet güvenlikçi politikaları terk etmeli”
İHD Eş Genel Başkanı Hüseyin Küçükbalaban ise çatışmalı sürecin toplumsal travmaları derinleştirdiğine dikkat çekerek, şu değerlendirmeyi yaptı:
“Toplumsal açıdan yoğun bir travmanın yaşandığını biliyoruz. Çok katmanlı olan bu sürecin tek bir toplantı ile çözülemeyeceğinin farkındayız, bu yüzden bu türden çalışmalara devam edilmesi gerekiyor. Mağdur yakınlarının bir araya geldiği dünkü toplantı, bu yönde atılmış önemli bir adımdır.”
Küçükbalaban, barış mücadelesinin sadece sivil toplumun değil, devletin de sorumluluğunda olduğunu vurguladı:
“İHD geçmişten bugüne barış çalışmalarını ve hak ihlallerine karşı faaliyetlerini ısrarla sürdürmüştür. Sivil toplumun barış çalışmalarına ağırlık vermesini bekliyoruz, fakat bunun için devletin güvenlikçi politikalardan vazgeçmesi şarttır.”
Konferans devam ediyor
Barış inşasına yönelik hafıza, adalet ve sivil toplumun rolü üzerine odaklanan konferans, çeşitli oturumlarla gün boyunca devam edecek. Katılımcılar arasında barış aktivistleri, akademisyenler, kayıp yakınları ve hak savunucuları yer alıyor.
Konferansın sonunda, barış sürecine katkı sunacak ortak çağrı metninin hazırlanması bekleniyor.