CHP Adana İl Kadın Kolları, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü’nde yürüyüş, basın açıklaması ve oturma eylemi yaptı. Kadın cinayetlerini protesto etti.

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Adana İl Kadın Kolları, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü’nde kadın cinayetlerini protesto etmek ve şiddete karşı toplumsal farkındalık oluşturmak amacıyla etkinlik düzenledi. Etkinlikler, yürüyüş ve basın açıklamasının ardından oturma eylemiyle son buldu.

Yürüyüş ve oturma eylemi

CHP Adana İl Başkanlığı önünden başlayan yürüyüş, Atatürk Parkı’nda düzenlenen basın açıklaması ve oturma eylemiyle sona erdi. Katılımcılar, “İstanbul Sözleşmesi Yaşatır” baskılı t-shortlerle, şiddete karşı sloganlar içeren dövizlerle ve slogan atarak yürüyüş gerçekleştirdi. Basın açıklaması yapılan yerde katledilen kadınların isimleri boş sandalyelere isimleri yazılarak anıldı, farkındalık oluşturuldu. Yürüyüşe CHP Adana İl Kadın Kolları Başkanı Özgürtan Çığ, Seyhan İlçe Başkanı Av. Berfu Salıcı Yakıt, il kadın kolları yönetim kurulu üyeleri, CHP İl ve ilçe yönetimlerinin kadın üyeleri, CHP’li kadın meclis üyeleri ve kadın partililer katıldı.

Kadınların dayanışması yaşatır

Yapılan basın açıklamasını CHP Adana İl Kadın Kolları Başkanı Özgürtan Çığ okudu:

“Bugün burada sadece bir günü değil, bir dünya düzenine karşı kadınların yüzyıllardır süren isyanını konuşuyoruz. 25 Kasım, Mirabel Kardeşlerden bugüne uzanan o dev kadın mücadelesinin adıdır. Ve biz biliyoruz ki: Bu ülkenin karanlığına rağmen, kadınların dayanışması hâlâ en büyük ışık, en büyük cesarettir. OECD verilerine göre, kadına şiddette %38 ile OECD ülkeleri arasında birinci olan ülkemizde kadınlar sadece öldürülmüyor; yok sayılıyor, susturuluyor, yalnız bırakılıyor. Tecavüzler örtbas ediliyor, cinayetlere intihar süsü veriliyor, failler korunuyor. Neden? Çünkü bu düzenin sahipleri kadınları hâlâ güçsüz, hâlâ itaatkâr, hâlâ kontrol edebilecekleri bir varlık sanıyor.

Ama biz biliyoruz:

“Bu ülkede kadınları öldüren, bireysel bahaneler değil; erkek egemen zihniyetin bizzat kendisidir. Ekonomik krizmiş, kıskançlıkmış, psikolojik sorunmuş. Aynı sözleri her dosyada duyuyoruz. Peki bu “cinnet geçiren” erkekler neden komutanlarını, patronlarını, babalarını öldürmüyor da kadınlara yöneliyor? Çünkü kadını kendilerinden güçsüz zannediyorlar. İşte vahşetin kaynağı tam olarak budur!”

Ama şunu herkes duysun:

“Biz kadınlar o güçsüzlük masalını paramparça ettik. Sokakta, evde, işte, Meclis’te… Geri adım atmadık, atmayacağız.”

Bir kez daha söz veriyoruz:

Katledilen tüm kadınlar için adalet sağlanana kadar durmayacağız! Çünkü bu ülkede kadın cinayetlerinin sebebi çok açık: İstanbul Sözleşmesi’ni bir gecede fesih ettiler. 6284’ü etkin uygulamıyorlar. Devlet mekanizmalarını her geçen gün daha da çürütüyorlar. Ve en önemlisi: Bu iktidarın dili kadın düşmanı.

Hatırlayalım:

‘’Anası tecavüze uğruyorsa neden çocuk ölsün, anası ölsün.” “Kadın dediğin iffetli olacak, herkesin içinde kahkaha atmayacak.” “Tecavüze uğrayan doğursun, gerekirse devlet bakar.” “Bir kereden bir şey olmaz.” İktidar temsilcileri tarafından söylenen bu sözler sadece cehalet değil; bu ülkenin kadın katillerine verilen cesaret sözleridir!

Cumhuriyet Halk Partisi Kadın Kolları olarak Siyah Mektuplar çalışmamızda binlerce kadın yaşadıklarını anlattı. Bir kadının değil, bir halkın çığlığı var o mektuplarda. Siyah Mektuplar bu iktidarın yüzüne tutulmuş aynadır. Ya o aynaya bakıp gerçekleri görecekler, ya da kadınların dayanışmasının altında ezilecekler.

Ve herkes şunu bilsin:

Hiçbir kadın çığlığı artık bir erkeğin iki dudağı arasında kaybolmayacak! Biz duyuyoruz. Duymayanlara da duyuracağız. Onlar kaçacak, biz konuşacağız. Onlar saklayacak, biz ortaya çıkaracağız. Onlar susacak, biz bağıracağız! İktidarın sonu yaklaşıyor. Ve biz, kadınların özgür olduğu bir Türkiye için hazırız. Genel Başkanımız Sayın Özgür Özel’in de söz verdiği gibi İstanbul Sözleşmesi yürürlüğe girecek! 6284 etkin ve eksiksiz uygulanacak! Cezasızlık bitecek! Gerçek adalet gelecek!

Kadınlar omuz omuza, örgütlü bir şekilde kazanacak. Ve bugün burada bir kez daha haykırıyoruz:

CHP’li Türkan Elçi: “Toplumsal barış, bir araya gelen birkaç aktörün uzlaşısından ibaret değildir”
CHP’li Türkan Elçi: “Toplumsal barış, bir araya gelen birkaç aktörün uzlaşısından ibaret değildir”
İçeriği Görüntüle

Kadınlar susmuyor!

Kadınlar direniyor!

Kadınlar kazanacak!

Katledilen tüm kadınların hesabı sorulana kadar da bu mücadele bitmeyecek! Son sözümüz şudur;

Biz kadınlar: ŞİDDETE MECBUR DEĞİLİZ!

ŞİDDETE MECBUR DEĞİLİZ!

ŞİDDETE MECBUR DEĞİLİZ!”

Muhabir: Haber Merkezi