İstanbul – İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi Gözaltında Kayıplara Karşı Komisyonu, kayıplar için sürdürdükleri 1056. hafta buluşmasında bu kez 1994 yılında Urfa’nın Suruç ilçesinde gözaltında kaybedilen Mustafa Sayğı dosyasını gündeme taşıdı.
Cumartesi Anneleri/İnsanları, 1995’ten bu yana süren adalet arayışlarında bu hafta 31 yıldır akıbeti açıklanmayan beş çocuk babası Mustafa Sayğı’nın dosyasıyla bir kez daha cezasızlık ve inkâr politikalarına dikkat çekti.
“Devletin işlediği ağır hak ihlallerinde en çok karşımıza çıkan iki kavram: cezasızlık ve zamanaşımı” denilen açıklamada, faillerin yargılanmadığı, kamu görevlilerinin korunduğu ve yıllar süren soruşturmalarda sonuç alınamadığı vurgulandı.
3 Haziran 1994'te Gözaltına Alındı, Bir Daha Haber Alınamadı
30 yaşındaki Mustafa Sayğı, 3 Haziran 1994 tarihinde motosikletiyle Suruç’a gitmek üzere evden çıktı. Dönüş yolunda, Yoğurtçu Köyü’nde geçici olarak konuşlanmış 5. Bölük Komando Taburu askerleri tarafından durdurularak gözaltına alındı.
Görgü tanıkları, Sayğı’nın jandarmalar tarafından Yoğurtçu’daki karakola götürüldüğünü belirtti. Ailesi Suruç ve ilçe merkezindeki karakollarda yaptığı tüm girişimlere rağmen bir bilgi alamadı. Suruç Cumhuriyet Başsavcılığı’na yapılan başvurularda ise Mustafa’nın gözaltına alınmadığı ileri sürüldü. Dönemin savcılığı, 2006 yılında “zamanaşımı” gerekçesiyle kovuşturmaya yer olmadığı kararı verdi.
Defineciler Kemik Parçaları Buldu, Adli Tıp “Hayvan” Dedi
2009 yılında Suruç’un Bilgin Köyü’ndeki bir höyükte defineciler tarafından yapılan kazıda bir motosiklet ve bazı kemik parçaları bulundu. Ancak İstanbul Adli Tıp Kurumu bu kalıntıların hayvana ait olduğunu ileri sürdü ve dosya tekrar kapatıldı.
AİHM Türkiye’yi Mahkûm Etti
Mustafa Sayğı'nın ailesi iç hukuk yollarından sonuç alamayınca Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne başvurdu. 2015 yılında AİHM, yaşam hakkını düzenleyen Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 2. maddesinin ihlal edildiğine hükmederek Türkiye’yi mahkûm etti.
“Zamanaşımı Devleti Korur, Aileyi Öldürür”
Gözaltında kaybedilişinin 31. yılında bir kez daha adalet talebini yineleyen Cumartesi Anneleri, şu çağrıyı yaptı:
“Mustafa Sayğı’nın mezar yeri açıklansın. Onu kaybedenler üzerindeki cezasızlık zırhı kaldırılsın. Adalet sağlansın. Kaç yıl geçerse geçsin, Sayğı için, tüm kayıplarımız için adalet istemekten vazgeçmeyeceğiz.”