Herkese merhaba, öncelikle depremi yaşamış ve bundan manevi ve maddi anlamda etkilenmiş ve bu acıyı derinden hissetmiş herkese ve tüm ülkeye geçmiş olsun umarım aynı acıları tekrar yaşamayız.

Depremi birebir yaşamış insanlar olarak acımızın derinliğini anlatmanın bir tarifi yok ama eskisinden daha dik, daha güçlü ve  daha sağlam ediyoruz hayatımıza geride bıraktıklarımıza borcumuzu bilip, gelecek nesillerimizin aynı acıyı yaşamaması için acımızı çaresizliği döndürmeden daha bilinçli ve deprem gerçeğini unutmadan, gerek mesleki ve gerek ahlaki yaşantımıza daha sağlam basarak devam edeceğiz.

WhatsApp Image 2023-06-03 at 10.56.56

 Son günlerde ülkemizdeki seçim trafiği deprem  konusunu geride bıraktı.

Kişisel olarak buna alınmıyorum ya da kızmıyorum hayat bir şekilde devam ediyor ve bunun içinde olması gereken iyi, güzel ,kötü her şeyi yaşayarak yolunuza devam etmek zorundayız.

İnşaat sektöründeki mesleklerde olsun veya olmasın her birimizin ülkemizdeki deprem gerçeğini kabul ederek seçeceğimiz evleri güveneceğimiz firmaları araştırarak seçmek zorunda olduğumuzun bilincindeyiz artık.

Peki İç Mimarlığın depremdeki önemini ne kadar biliyoruz?

Sıralamadan önce şöyle bir şey söylemek istiyorum İş mimarlık sanat ,estetik doku, uyum bunlarla birlikte içinde  çokça tekniğinin bulunduğu bir alan aslında. Birkaç maddeyle sıralamak istiyorum.

EŞYA SEÇİMİ

  Deprem sırasında yer aldığımız alanlarda, eşyalarımızın hacim ve konumunun nasıl yapıldığının, deprem sırasında eşyalarımız konumlandırdığımız alana fazla gelebilir.

Sallantı sırasında düşebilir, sakatlanmamıza ve hayatımıza mal olabilir.

 Düşen eşyalar aks yollarımızı kapatabilir ve  kaçış yönümüzü bulmakta zorlanabiliriz.

 Kapılar,

her zaman dışarıya açılmalıdır .olabilecek kaçışda,

İçeriğe açılan kapılar hızımızı kestiği gibi kaçabilecek saniyelerimize engel olacaktır.

 En küçük tadilatlar  bile uzman bir mimar, iç mimar  tarafından kontrol edilmesi gerektiğinin bilincine varmamız gerekiyor. Belediyeden izin alınıp kontrolü sağlanmış bilirkişi tarafından incelenmesi gerekiyor, bunu deprem zamanında kesilen kolon ve kirişlerden ne kadar önemli bir detay olduğunu görmüş olduk.

Malzeme,

  daha ucuza  mal edildiği düşünülerek bilgisiz ve tecrübesiz insanlara verilen işler hayati tehlikeye neden olabiliyor. Malzemeden kısılmış, ucuz, dayanıksız güçsüz ,işçiliği kötü,

detaysız yapılan her iş  deprem gerçekliğine bakıldığı zaman hiç de iç açıcı olmayan sonuçlarla karşılaştırıyor.

Sıva altı tesisatlar,

 kolon kiriş gibi yapıyı ayakta tutan elemanların içinden kablo ya da boru gibi uygulamalar asla yapılmamalı.

Rezonans etkisi ,

binadaki rezonans etkisini harekete geçirmemek adına kesici ve elektrikli aletlerin kolon kiriş gibi yerlerden uzakta çalıştırılması gerekiyor ,

zaten bu yasal olarak suç teşkil eden bir durum. Binanın yükünü hafifletmek için gaz beton, tuğla gibi malzemelerin iç bölmelerine kullanılmasından kaçınılmalı.

Alçıpan kullanacaksak içi doldurulmuş bir şekilde uygulamayı sonlandırmalıyız

Eşya kullanmak istersek duvara sabitlenmiş bir şekilde uygulamak zorundayız antrelerimiz geçiş alanlarımız ve kaçış alanlarımızdır.

Aydınlatma,

Mekanınıza uygun, mukavemetine  göre aydınlatma seçmeliyiz.

Büyük ve hacmi geniş aydınlatmalar sallantı sırasından üzerimize düşebilir ve hayatimizi kaybetmemize neden olabilirler.

Beyaz eşyalar,

 konusunda ankastre Seçimi bizim için önceliğimiz olmalıdır değilse de duvara sabit bir şekilde konumlandırmalıdır

Bir iç mimar olarak balkonu evin içine  alarak fazlalaştırılan metre kareler benim için her zaman uygulanmaması gerekenlerin arasında yer almaktadır.

 Balkon hacmi iç alanlarımızın hacmini taşıyacak kadar güçlü değiller böylelikle fazla yük bindirdiğimizde olabilecek sarsıntıda yıkılmasına neden olacaktır. Bundan dolayı depremlardE ilk yıkılan yerler balkonlar olduğunu çok net bir şekilde görmüş olduk.

 Kolon ve kirişlerde ,

asla asla kesinlikle oynama yapılmaması gerekir nitekim yapının omuriliği kolonlar ve kirişlerdir.