İşveren adına hareket eden ve işin, iş yerinin ve işletmenin yönetiminde görev alan kimselere işveren vekili denir. Bu tanım çerçevesinde bir iş yerinde genel müdür, iş yeri müdürü, personel müdürü, teknik müdür, atölye şefi, servis şefi, amir, usta başı, posta başı gibi sıfatları taşıyan kişiler İş Kanunu bağlamında işveren vekili sayılırlar.

İşveren vekili aynı zamanda işçi statüsündedir; dolayısıyla işveren vekilliği sıfatı, işçilere tanınan hak ve yükümlülükleri ortadan kaldırmaz.

İşveren vekili sayılabilmek için iki unsurun bir arada olması gerekir.

1.İşveren adına hareket etme: İşveren vekilini diğer işçilerden ayıran özellik işvereni temsil etme yetkisinin bulunmasıdır. İşveren vekili, temsil yetkisi çerçevesinde işveren adına hareket edip onu borçlu veya alacaklı kılar. Bu anlamda işveren ile işveren vekili arasında doğrudan temsil ilişkisi söz konusudur.

İşveren vekili işverene iş sözleşmesiyle bağlı olsa da temsil yetkisinin vekalet sözleşmesi veya şirket sözleşmesine dayanması da mümkündür.

İşveren, temsil yetkisini her zaman sınırlayabilir veya geri alabilir. Temsil yetkisini aşan işlemler onay vermedikçe işvereni bağlamaz.

2.Yönetimde görev almak: İşveren vekili, işin iş yerinin ve işletmenin yönetiminde görev alır. İş Kanununda işveren vekilliği sıfatının kazanılabilmesi için işletmenin bütününü yönetiyor olması şartı aranmamıştır. Dolayısıyla işin, iş yerinin ve işletmenin bir kısmını dahi yönetiyor olmak bu sıfatın kazanılması için yeterlidir.

Diğer Kanunlar Kapsamında İşveren Vekili Kavramı

İş kanununda işveren vekilliği sıfatının kazanılabilmesi için işletmenin bütününü yönetiyor olması şartı aranmamıştır. Dolayısıyla işin, iş yerinin ve işletmenin bir kısmını dahi yönetiyor olmak bu sıfatın kazanılması için yeterlidir. Fakat Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanununda işveren vekili olabilmek için işletmenin bütününü yönetiyor olma şartı aranmıştır.

Örneğin İş Kanununda işveren vekili kabul edilen işletme müdürü, personel müdürü vb kişiler Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanununda işveren vekili olarak kabul edilmezler.

Deniz İş Kanununa göre işveren vekili, kaptan veya işveren adına ve hesabına harekete yetkili olan kimsedir. Basın İş Kanununda ise işveren vekilinin tanımı yapılmamıştır.

İşveren Vekilinin Sorumluluğu

İşveren için öngörülen her çeşit sorumluluk ve zorunluluk işveren vekilleri hakkında da uygulanır. Bu hükümde belirtilen sorumluluk hukuki değil, idari ve cezai sorumluluktur. İşveren vekilinin bu sıfatla işçilere karşı gerçekleştirdiği işlemlerden doğan hukuki sorumluluk doğrudan işverene aittir.

Örneğin genel müdürün gerçekleştirdiği geçersiz fesih işleminden işçiye karşı genel müdür değil, doğrudan işveren sorumludur. Fakat yine de işverenin, kusuru bulunan işveren vekiline rücu etme imkanı da mevcuttur.

Cezaların şahsiliği ilkesi gereğince işveren vekilinin işlemlerinden doğan cezai sorumluluk ise bizzat kendisine aittir.