Rapor | Barış İnşasında Sivil Toplum: Komisyon Çalışmalarına Katılım için Öneriler

1 Eylül 2025 İnsan Hakları Derneği

İnsan Hakları Derneği ve DEMOS Araştırma Kolektifi ortaklığında yayınlanan Barış İnşasında Sivil Toplum: Komisyon Çalışmalarına Katılım için Öneriler raporu şimdi yayında!

DEMOS Araştırma Kolektifi ve İnsan Hakları Derneği ortaklığında yayınlanan bu rapor, Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) çatısı altında kurulan Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu’nun çalışmalarına sivil toplumun etkili ve anlamlı katılımı üzerine odaklanıyor. DEMOS araştırmacılarından Güley Bor ve Nisan Alıcı’nın kaleme aldığı raporda, Komisyonun çalışmalarına dair kurallar, 28 Ağustos 2025 tarihine kadar gerçekleşen toplantıların tutanakları ve basına yansıyan detaylar incelenerek sivil toplum katılımına dair hukuki ve siyasi çerçeve ve gelişmeler analiz ediliyor. Her ülke deneyiminin biricik olduğu ve “kopyala yapıştır” formüllerin barış ve geçmişle yüzleşme süreçleri için uygun olmadığı bilinmekle birlikte, başka bağlamlardan ilham verici örneklere kısaca yer veriliyor. Rapor, Komisyon çalışmalarına sivil toplum katılımını güçlendirmek için barış sürecine dahil olan tüm siyasi partilere, Komisyona ve sivil topluma yönelik çeşitli öneriler sunuyor.

Barış Süreci ve Komisyonun Kurulması

Türkiye Cumhuriyeti Devleti ile Partîya Karkerên Kurdistanê (PKK) arasında sürmekte olan silahlı çatışmanın demokratik yollarla sona erdirilmesine yönelik barış süreci Ekim 2024’te kamuoyuna duyuruldu ve hızla ilerledi. Bu süreç, Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin inisiyatifi, PKK lideri Abdullah Öcalan’ın 27 Şubat 2025 tarihli silah bırakma çağrısı, PKK’nin 5-7 Mayıs 2025 tarihli fesih kararıyla sonuçlanan kongresi ve 11 Temmuz 2025’teki sembolik silahsızlanma eylemleriyle devam etti. Sürecin mecliste demokratik siyaset zemininde sürdürülmesi amacıyla, başta Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi’nin (DEM Parti) çağrıları üzerine TBMM çatısı altında Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu (Komisyon) kuruldu. TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş başkanlığındaki 51 üyeli Komisyon, İYİ Parti dışında TBMM’deki tüm siyasi partilerin katılımıyla 5 Ağustos 2025’te çalışmalarına başladı.

Komisyon, Meclis İçtüzüğünde tanımlanmamış, yasal zemini bulunmayan, belirli süreyle kurulmuş ad hoc bir yapı olarak öne çıkıyor. Bu durum, komisyonun odağı ve çalışma usullerine dair belirsizlikleri beraberinde getiriyor. Komisyonun amacı, "terörün Türkiye’nin gündeminden tamamen çıkartılması, toplumsal bütünleşmenin güçlendirilmesi, millî birlik ve kardeşliğimizin pekiştirilmesi, özgürlük, demokrasi ve hukuk devleti alanlarında çalışmalar yapmak" olarak belirlendi.

Sivil Toplum Katılımının Önemi ve Mevcut Durum

Barış literatürü, sivil toplumun barış süreçlerine katılımının süreçlerin etkililiği, barışın kalıcılığı ve demokratikleşme açısından kritik olduğunu ortaya koyuyor. Sivil toplum, devletin kaydını tutmadığı insan hakları ihlallerine dair arşivleriyle, sorumluların açığa çıkarılmasıyla ve adalet politikaları önerileriyle Komisyon çalışmalarına katkı sağlayabilir. Ayrıca toplumsal cinsiyet, ekoloji, yoksulluk gibi farklı gündemleri Komisyon tartışmalarına taşıyarak barış sürecini yapısal eşitsizliklerle ilişkilendirebilir. Bu, barışın toplumsallaşması ve sürecin "tepeden inme" eleştirilerine karşı tabandan katılımı sağlaması için elzemdir.

Komisyonun Çalışma Usul ve Esasları, sivil toplumdan "Yasama Uzmanları"nın görevlendirilmesini ve sivil toplum kuruluşları temsilcilerinin toplantılara davet edilmesini öngörüyor. Nitekim, 19, 20 ve 27 Ağustos 2025 tarihli toplantılarda çatışmadan etkilenenler ve sivil toplum temsilcileri (Şehit ve Gazi kurumları, Diyarbakır Anneleri, Barış Anneleri, Cumartesi Anneleri, İnsan Hakları Derneği (İHD), Tahir Elçi İnsan Hakları Vakfı, Türkiye Barolar Birliği ve bölge baroları) dinlendi. Ancak bu katılımın “dinlenme” gibi tek taraflı bir usule sıkıştırıldığı, Komisyonun herhangi bir taahhüt altına girmediği ve katılımın göstermelik değil, etkili ve anlamlı olması gerektiği vurgulanıyor.

Raporda belirtilen önemli eleştiriler arasında şunlar yer alıyor:

  • Davet edilen kurumların seçimi ve siyasi partiler arası konsensüsün şeffaflığına dair eksiklikler.
  • Bazı STK'ların iktidar diliyle konuşmaları ve bağımsız, eleştirel örgütlerin temsiliyetindeki sorunlar.
  • Barış Annesi Nezahat Teke’nin Kürtçe konuşmasına müsaade edilmemesi ve Kürtçe kelimelerin tutanaklara özel notla geçirilmesi, Komisyonun meşruiyetini ve sürece duyulan güveni sarsan bir dil engeli oluşturması.
  • Sivil toplum temsilcilerine soru sorulmasına imkan tanınmaması ve yazılı katkıların nasıl değerlendirileceğinin belirsizliği.

Temel Sonuçlar ve Öneriler

Rapor, Komisyonun barışa yönelik siyasi iradenin demokratik mekanizmalarla sağlamlaştırılması yönünde önemli bir adım olmakla birlikte, çalışma kapsamı ve yöntemlerindeki belirsizliklerin güveni zedelediğini ve sivil toplum katılımını sınırladığını belirtiyor. Komisyonun amaçlarına ulaşabilmesi için sivil toplumun bilgi ve deneyiminden faydalanması ve şeffaflığı artırması gerekiyor.

Raporun sunduğu başlıca öneriler şunlardır:

İHD’den 698. F Oturması Çağrısı: Ağır Hasta Mahpus Ali Osman Köse Serbest Bırakılsın
İHD’den 698. F Oturması Çağrısı: Ağır Hasta Mahpus Ali Osman Köse Serbest Bırakılsın
İçeriği Görüntüle

Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonuna Yönelik Öneriler:

  • Barış sürecini ve Komisyonun çalışmalarını yasal zemine oturtacak ve görev süresini uzatacak tedbirler alması.
  • Amaçlarını, gündemlerini, çalışma yöntemlerini ve sivil toplum katılımının yöntemlerini şeffaflıkla netleştirmesi.
  • Sivil toplum katılımını etkili ve anlamlı kılmak için adımlar atması, özellikle sivil alana yönelik baskının sona ermesini ve ifade, örgütlenme ve toplanma özgürlüğü haklarının korunmasını önermesi [82a].
  • Sivil Toplum Alt Komisyonu ve Toplumsal Cinsiyet Alt Komisyonu kurulması [82b, 83b, 76].
  • Çatışmadan etkilenenler ve sivil toplum temsilcilerinden oluşan bir Danışma Kurulu ile çalışacak bir Geçmişle Yüzleşme Alt Komisyonu oluşturması.
  • Kürtçe’ye yönelik engellere son vermesi ve çok dilli çalışma usulünü kabul etmesi [83a, 76].
  • Silahsızlanmaya ek olarak, geçmişle yüzleşme ve demokratikleşme ekseninde bütüncül, dengeli ve eş zamanlı çalışmalar yapması.

Komisyonda Üyesi Bulunan Siyasi Partilere Yönelik Öneriler:

  • Sivil toplum katılımı için parti bünyelerinde sivil toplum koordinasyon birimleri kurması.
  • Komisyonda sivil toplum katılımının tek seferlik değil, düzenli ve anlamlı olması için çalışması ve partiler arası konsensüs sağlaması.

Sivil Topluma Yönelik Öneriler:

  • Komisyon’la gerçekleştireceği her temasta toplumsal cinsiyet eşitliğini esas alması.
  • Geçmişle yüzleşme talepleri ışığında, cezasızlığın sona erdirilmesi, insan hakları ihlalleri dosyalarının yeniden açılması ve hafıza pratiklerinin hayata geçirilmesi gibi konularda bir yol haritası çıkarması ve Komisyonun ötesinde kendi çalışmalarını sürdürmesi.
  • Barış sürecini izlemek, silahsızlanmayı takip etmek ve hakikat/adalet taleplerinin takipçisi olmak gibi farklı amaçlar etrafında iletişim, koordinasyon ve işbirliği mekanizmaları oluşturması.
  • Önceki deneyimlerden dersler çıkararak ve mevcut konjonktürün dinamiklerini göz önüne alarak stratejik hareket etmesi.

Rapor, barış sürecinin sadece TBMM ve Komisyon’dan ibaret olmadığını, sivil toplumun rolünün bunun ötesinde, barışı toplumsallaştırma hedefinde yattığını vurgulamaktadır. Komisyonun çalışmalarını takip etmek, izlemek, değerlendirmek ve katılımcılığı teşvik etmek, aynı zamanda komisyonu denetleyen bir rol üstlenmek, sivil toplumun sorumlulukları arasındadır.

Barış İnşasında Sivil Toplum: Komisyon Çalışmalarına Katılım için Öneriler raporuna ulaşmak için tıklayınız.

Muhabir: Güven BOĞA