Yapay Zeka Destekli Çocuk Pornografisi Alarm Veriyor
UNICEF ve Uluslararası Kuruluşlardan Acil Müdahale Çağrısı
13 Temmuz 2025 – Dünya genelinde artış gösteren yapay zekâ destekli çocuk cinsel istismarı materyalleri (CSAM), çocuk haklarını ve güvenliğini tehdit eden küresel bir krize dönüşmüş durumda. İnternette paylaşılan çocuk cinsel istismarı içeriklerini izleyen kuruluşlardan biri olan İnternet İzleme Vakfı (IWF), 2025’in ilk yarısında gerçek küçüklerin görüntülerinden türetilen ya da tamamen sentetik biçimde üretilmiş yapay zekâ kaynaklı cinsel içeriklerde dramatik bir artış yaşandığını açıkladı.
Çocukların Dijital Hakları Tehlikede
Yapay zekâ teknolojilerinin erişilebilirliğinin artması, dijital ortamda çocukların rızaları dışında istismar edilmesini kolaylaştırıyor. Özellikle sosyal medya platformlarında çocukların fotoğraflarının yapay zekâ araçlarıyla cinsel içerikli sahnelere entegre edilmesi, hem bireysel hakları ihlal ediyor hem de yeni bir suç dalgası yaratıyor.
UNICEF, bu dijital içeriklerin fiziksel istismardan bağımsız düşünülemeyeceğini, çocukların görüntü yoluyla cinsel nesneleştirilmesinin de psikolojik travmalara yol açtığını belirterek, ülkeleri yeni teknolojiler karşısında yasal düzenlemeleri hızla güncellemeye çağırıyor.
Yargı Sistemleri Geride Kalıyor: Hukuksal Boşluklar Alarm Veriyor
ABD Yüksek Mahkemesi’nin 2002 tarihli Ashcroft - Free Speech Coalition kararı, bilgisayarla oluşturulan çocuk pornografisinin suç sayılamayacağını belirterek bu içeriklerin yasa dışı olarak düzenlenmesini zorlaştırmıştı. Ancak 1982 tarihli New York v. Ferber kararına göre gerçek çocuklara ait görsellerle üretilen içeriklerin yasaklanması, çocukların korunması açısından “zorlayıcı bir kamu yararı” olarak kabul ediliyor.
Anayasa hukuku uzmanlarına göre, yapay zekâ tarafından oluşturulan ve gerçek görüntülerden ayırt edilemeyecek düzeydeki içerikler, yargı sistemlerinin “ifade özgürlüğü” ve “çocuk hakları” arasında sıkışmasına neden oluyor. ABD Yüksek Mahkemesi yargıçlarından Clarence Thomas, daha 20 yıl önce yaptığı uyarıda, "teknolojik gelişmelerin çocuk istismarıyla mücadelede yasa uygulamalarını etkisiz bırakabileceğini" ifade etmişti.
Devletler ve Kurumlar Harekete Geçiyor
Son bir yılda ABD’nin 38 eyaleti, çocuk cinsel istismarı yasalarını yapay zekâ çağının tehditlerine karşı güncelledi. Örneğin, Kaliforniya Eyaleti, 2024'te yürürlüğe giren 1831 sayılı yasa ile 18 yaşın altındaki kişileri cinsel içerikte gösteren yapay zekâ üretimli veya dijital olarak değiştirilmiş içeriklerin üretimini, dağıtımını ve bulundurulmasını açıkça suç haline getirdi.
Ayrıca, 19 Mayıs 2025’te yürürlüğe giren “Take It Down” Yasası, rızaya dayanmayan deepfake pornografi vakalarında mağdurların korunmasını güçlendirmeyi hedefliyor. Yasaya göre mağdurun yaşı ne olursa olsun, rıza dışı oluşturulan cinsel içerikli görseller ciddi yaptırımlara tabi tutulacak.
UNICEF: “Çocuklar Gerçekten Zarar Görüyor”
UNICEF, yapay zekâ kaynaklı istismarın yalnızca hukuki bir boşluk değil, aynı zamanda bir çocuk hakları ihlali olduğunu vurguluyor. Kuruluşun son açıklamasında şu ifadelere yer verildi:
“Yapay zekâ tarafından üretilen cinsel içerikler, çocukların dijital kimliğine yönelik kalıcı zararlar bırakmakta; hem mahremiyet hakkını ihlal etmekte hem de çocukları istismarcı dijital ekosistemlere karşı savunmasız bırakmaktadır.”
UNICEF ayrıca uluslararası düzeyde yeni bir hukuksal çerçevenin oluşturulması ve devletler arası iş birliğinin artırılması gerektiğini belirtiyor. Dijital platformların denetlenmesi, yapay zekâ sistemlerinin etik sınırlarla programlanması ve özellikle çocukların görünürlüklerinin kısıtlanması bu çerçevenin öncelikli hedefleri arasında.
Uzmanlardan Çağrı: “Sanal da Olsa Gerçek Zarar Veriyor”
Psikologlar ve hukukçular, yapay zekâ üretimli CSAM içeriklerinin gerçek çocukların yüzlerinden oluşturulması halinde bile fiziksel temas içermese de çocuklarda ciddi psikolojik hasarlara yol açtığını ve bu nedenle doğrudan istismar kapsamına alınması gerektiğini savunuyor. Gerçek ile sahte arasındaki çizginin bulanıklaştığı bu dönemde, hukukun koruyucu gücünün yeniden tanımlanması gerektiği vurgulanıyor.
Uluslararası Toplum ve Dijital Platformlara Çağrı
UNICEF, Avrupa Konseyi, INTERPOL ve diğer uluslararası kuruluşlar, çocuk cinsel istismarı materyallerine karşı sıfır tolerans ilkesinin yapay zekâ çağında da sürdürülmesi gerektiği konusunda hemfikir. Dijital platformlar ise içerik denetim sistemlerini daha da güçlendirmeye davet ediliyor.
SONUÇ VE ÖNERİLER
-
Yapay zekâ teknolojileriyle üretilen çocuk cinsel istismarı materyallerinin uluslararası düzeyde suç sayılması,
-
Rıza dışı deepfake içeriklerin hızlıca kaldırılmasını sağlayacak otomatik sistemlerin geliştirilmesi,
-
Çocukların dijital haklarının güvence altına alınması için devletlerin hem hukuki hem teknolojik tedbirleri acilen uygulamaya koyması,
-
Ve en önemlisi, çocukların yalnızca fiziksel değil, dijital dünyada da güvenliğinin sağlanması, tüm toplumların ortak sorumluluğudur.