Tokat’ın Günçalı ve Killik köylerinin tüzel kişiliklerinin açtığı davada, 500 yıldır bir kuru dalın dahi dışarı çıkarılmadığı, Alevi inancı açısından kutsal kabul edilen Tokat-Çalbaba Ormanı’nı hedef alan altın madeni projesine karşı önemli bir hukuki kazanım elde edildi. HLC Kıymetli Madenler ve Yatırım A.Ş. tarafından mera alanları üzerinde başlatılmak istenen maden arama faaliyetine ilişkin Tokat İl Mera Komisyonu kararına karşı açılan davada Tokat İdare Mahkemesi yürütmeyi durdurma kararı verdi.

Ekran Görüntüsü 2025 08 04 173326

“Çalbaba Ormanı Bizim Cemevimizdir, Dokundurtmayacağız”

Günçalı ve Killik köyleri halkı adına davayı yürüten gönüllü avukat İsmail Hakkı Atal, “Bu karar yalnızca bir maden ruhsatının iptali değil, aynı zamanda yüz yıllardır süregelen doğa ile inanç iç içeliğine sahip çıkan bir halkın iradesidir,” dedi. Çalbaba Ormanı'nın Alevi toplumu için yalnızca bir orman değil, kutsal mekân, açık hava cemevi ve toplumsal belleğin taşıyıcısı olduğunu vurgulayan Atal, yargı kararını bir “yaşam hakkı zaferi” olarak niteledi.

Mera Komisyonu Kararının Hukuka Aykırılığı Tescillendi

Tokat Valiliği İl Tarım ve Orman Müdürlüğü’nün onayıyla Tokat İl Mera Komisyonu tarafından alınan 24/09/2024 tarihli karar uyarınca, HLC Kıymetli Madenler ve Yatırım A.Ş.’ye 10.386 metrekarelik alanda yol, 3600 metrekarelik alanda ise altın madeni arama izni verilmişti. Ancak Tokat İdare Mahkemesi, söz konusu kararın dayanağı olan maden ruhsatının çevresel etki değerlendirmesi (ÇED) süreci işletilmeden verildiğini ve bu nedenle hukuka aykırı olduğunu hükme bağladı.

Telafisi Güç Zararlar Doğabilir

Mahkeme kararında, HLC A.Ş. tarafından mera vasıflı taşınmazlarda başlatılacak maden arama faaliyetlerinin çevresel dönüşümlere ve ekosistem zararlarına yol açabileceği belirtilerek, “hukuka açıkça aykırı” olduğu tespit edilen işlemin uygulanmasının telafisi güç zararlar doğurabileceği vurgulandı. Bu nedenle yürütmenin durdurulmasına karar verildi.

Adana Ekoloji Platformu'ndan Sert Tepki: “Doğayı Satamazsınız, Yaşam Kazanacak!”
Adana Ekoloji Platformu'ndan Sert Tepki: “Doğayı Satamazsınız, Yaşam Kazanacak!”
İçeriği Görüntüle

Siyanürlü Maden Aramalarına Karşı Hukuk Mücadelesi Sürecek

Hukuki süreçte daha önce de Samsun Bölge İdare Mahkemesi tarafından HLC A.Ş.’ye verilen IV. Grup Maden Arama Ruhsatı iptal edilmişti. Ancak şirket, Tokat Valiliği’nin ve Mera Komisyonu’nun desteğiyle maden arama iznini fiilen sürdürmek istemişti. Son mahkeme kararıyla birlikte hem mera tahsisi hem de maden arama ruhsatı hukuken geçerliliğini yitirmiş oldu.

Av. İsmail Hakkı Atal’dan Çağrı: “Mücadele Eden Kazanır”

Gönüllü avukat İsmail Hakkı Atal, karara ilişkin yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi:

“Tokat-Çalbaba ormanları birer tapu belgesi değildir; onlar bu halkın vicdanıdır, yüzyıllardır kuşaktan kuşağa aktarılan inancın, doğayla barışık yaşama kültürünün parçasıdır. Bugün yargı vicdanlı bir karar verdi. Mücadele eden kazanır. Bundan sonra da halkla birlikte her türlü doğa ve inanç katliamına karşı mücadele edeceğiz.”

Kararın Hukuki Dayanakları

Mahkeme, kararında 4342 sayılı Mera Kanunu, 3213 sayılı Maden Kanunu ve ilgili yönetmeliklere atıf yaparak, maden arama faaliyetinin çevresel etki değerlendirme süreci tamamlanmadan başlatılamayacağını ve “mera tahsis amacı değişikliği” gerekmediği iddiasına rağmen izin sürecinin usulsüz olduğunu hükme bağladı.

Tokat İdare Mahkemesi Kararıyla:

“Dayanağı kalmayan Mera Komisyonu kararı hukuka uygun değildir.”
“Telafisi güç zararların doğacağı açıktır.”
“Yürütmenin durdurulmasına, oy birliğiyle karar verilmiştir.”


İletişim ve Bilgi İçin:
Av. İsmail Hakkı Atal

Muhabir: Güven BOĞA