"23 Nisan’ı gerçek anlamıyla çocuklara armağan edebilmenin tek yolu, onların bugününü ve yarınını güvence altına almaktan ve onlara barış ve demokrasiyle taçlanmış özgür bir gelecek bırakmaktan geçmektedir."
EĞİTİM SEN GENEL MERKEZİ BASIN AÇIKLAMASI
23 NİSAN: ÇOCUKLAR İÇİN BAYRAM DEĞİL, KAYGI GÜNÜNE DÖNÜŞÜYOR!
Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin açılışının simgesi olarak Mustafa Kemal Atatürk’ün kararıyla ilan edilen 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı, ne yazık ki her geçen yıl çocuklar için bir kutlama değil; giderek derinleşen sorunların görünür kılındığı bir güne dönüşmektedir.
Bugün Türkiye’de milyonlarca çocuk eğitim hakkından eşit ve adil biçimde yararlanamamakta; parasız, bilimsel, laik, anadilinde ve kamusal bir eğitime erişim hayal haline gelmektedir. Eğitimdeki eşitsizlik ve adaletsizlik her geçen gün daha da büyümekte; çocuklar kalabalık sınıflarda, sağlıksız ve niteliksiz ortamlarda, güvencesiz koşullarda, yeterli beslenmeden yoksun biçimde öğrenim görmeye çalışmaktadır. Hükümet ise bu tabloyu değiştirmek adına hiçbir somut adım atmamaktadır.
Çocuk Yoksulluğu Türkiye’nin En Yakıcı Sorunu
OECD verilerine göre Türkiye, çocuk yoksulluğunda ikinci sırada yer almaktadır. Her 100 çocuktan 22’si yoksulluk içinde büyürken, çocuk yoksulluğu oranı genel yoksulluk oranını da aşmıştır. Derinleşen ekonomik krizle birlikte öğrenciler okullarda “gizli açlık” çekmekte; bu durum çocukların fiziksel sağlığı kadar eğitim yaşamlarını da olumsuz etkilemektedir.
Tüm çocuklar için bir öğün ücretsiz yemek ve temiz içme suyu sağlanması temel bir hakken; bu ihtiyacın karşılanmaması hükümetin açık bir sorumluluk ihmali anlamına gelmektedir.
Çocuk Emeği Meşrulaştırılıyor, Eğitim Hakkı Gasp Ediliyor
Milli Eğitim Bakanlığı eliyle uygulamaya konan MESEM (Mesleki Eğitim Merkezi) ve mesleki ortaokullar gibi projelerle binlerce çocuk, eğitimden koparılarak ağır koşullar altında çalıştırılmakta, ucuz iş gücüne dönüştürülmektedir.
Eğitim Reformu Girişimi’nin verilerine göre 2024 yılında 200 bine yakın çocuk zorunlu eğitim dışında kalmış; 14-17 yaş grubunda okuldan ayrılan çocuk sayısı 452 bine ulaşmıştır. İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi verilerine göre ise son 12 yılda en az 742 çocuk çalışırken yaşamını yitirmiştir. Bu veriler, çocuk işçiliğinin geldiği vahim noktayı ortaya koymaktadır.
Bilimsel ve Laik Eğitim Hedef Alınıyor
Eğitim politikalarının bilimsel ve pedagojik temellere dayanması gerekirken; bugün uygulanan baskıcı ve ideolojik eğitim anlayışı çocukların gelişimini engellemektedir. Maarif Modeli ve ÇEDES gibi projelerle eğitim, bilimsel ilkelerden uzaklaştırılmakta; dini vakıf ve cemaatlerle yapılan protokoller yoluyla okullar adım adım dönüştürülmektedir.
Çocukların kişiliklerini ve kimliklerini tanımayan bu yaklaşım, demokratik ve eşitlikçi bir eğitim sisteminin önünde en büyük engel haline gelmiştir.
Anadilinde Eğitim Hakkı Tanınmıyor
Türkiye’nin çok dilli ve çok kimlikli toplumsal yapısına rağmen, anadili farklı olan milyonlarca çocuk eğitim hayatına dezavantajlı başlamaktadır. Anadilde eğitim hakkının tanınmaması, pedagojik başarıyı ve psikososyal gelişimi olumsuz etkilemektedir. Gerçek anlamda eşit ve kapsayıcı bir eğitim sistemi, bu hakkın tanınmasıyla mümkün olabilir.
Çocuklar Barış ve Demokrasi İçin Ses Yükseltiyor
Gençler ve çocuklar, hukuksuzluk ve geleceksizlik karşısında ülke genelinde meydanlarda ve okullarda söz söylemeye başlamıştır. Ancak çocukların barışçıl taleplerine karşı uygulanan orantısız kolluk şiddeti, yeni mağduriyetler yaratmaktadır.
Ayrıca, öğretmenlerin keyfi biçimde görev dışı bırakılmasına karşı “öğretmenime dokunma” diyen lise öğrencilerinin sesine kulak verilmemekte; çocukların güvenli ve nitelikli eğitim talepleri duymazdan gelinmektedir.
Eğitim Sen’den Mücadele Vurgusu
Eğitim Sen olarak; kamusal, laik, bilimsel, cinsiyet eşitlikçi ve anadilinde eğitimin her çocuğun hakkı olduğunu savunmaya devam ediyoruz. Çocukları yoksulluğa, sömürüye, açlığa, istismara ve gericiliğe mahkûm eden bu düzene karşı mücadelemizi sürdüreceğimizi bir kez daha ilan ediyoruz.
23 Nisan’ı gerçek anlamda çocuklara armağan edebilmenin yolu; onların bugününü ve yarınını güvence altına almak, barış ve demokrasiyle taçlanmış özgür bir gelecek bırakmaktan geçmektedir.
Tüm çocukların ve öğrencilerimizin 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı eşit, adil ve güvenli bir gelecek umuduyla kutluyoruz.
EĞİTİM SEN GENEL MERKEZİ