Gazeteci Ercüment Akdeniz, “örgüt üyesi olmak” iddiasıyla yargılandığı davada 241 gün süren tutukluluğun ardından tahliye edildi.
Akdeniz, bugün görülen ikinci duruşmada İstanbul 26. Ağır Ceza Mahkemesi karşısına çıktı.
Duruşmayı, CHP Milletvekili Utku Çakırözer, DEM Parti Milletvekilleri Meral Danış Beştaş ve Celal Fırat, Sol Parti MYK üyesi Alper Taş, TİP Milletvekili Sera Kadıgil, HDK Eş Sözcüsü Ali Kenanoğlu, EHP Genel Başkanı Hakan Öztürk, eski HDP Milletvekili Musa Piroğlu, Cumartesi Anneleri, İHD İstanbul Şubesi, DİSK Basın-İş, TGS ve çok sayıda gazeteci takip etti.
Salon kapasitesinin yetersizliği nedeniyle birçok kişi duruşmayı salon dışında izlemek zorunda kaldı.
“Gazeteci olarak yargılanmam abesle iştigal”
Mahkeme, Akdeniz’in savunmasının üç avukat ile sınırlandırılmasına karar verdi. Duruşma tanık ifadeleriyle başladı.
İlk tanık, Akdeniz’i hiç tanımadığını belirterek, daha önceki ifadelerini hatırlamadığını söyledi.
Savunmasında kendisine yöneltilen suçlamaları reddeden Ercüment Akdeniz, şu ifadeleri kullandı:
“Kamuoyu beni gazeteci olarak tanır; haberlerim, çalışmalarım ve kitaplarımla bilirim. Hal böyleyken silahlı örgüte üye olma suçlaması akıl dışı, eşyanın tabiatına aykırı. Hepimiz Dostoyevski’nin Suç ve Cezasını okuduk. Cezaevinde yeniden okudum; suç, cezasını arar. Bu dosyada da durum budur. Benim burada yargılanmam abesle iştigal.”
“HDK Eş Sözcüsü Cumhurbaşkanı’yla tokalaşıyor, ben neden yargılanıyorum?”
Akdeniz, dosyadaki HTS kayıtlarında HDK’li kimseyle görüşmediğini belirtti; iddianamede birçok maddi hata bulunduğunu söyledi.
Yazdığı kitabın kapağında yer alan “SDKP” ibaresinin “MLKP” olarak yazıldığını hatırlatarak, bunun kötü niyetli bir hata olduğunu ifade etti.
“HDK’nin terör örgütü olarak suçlanması güncel gelişmelerle çelişiyor. TBMM açılış resepsiyonunda HDK Eş Sözcüsü Meral Danış Beştaş, Sayın Cumhurbaşkanı’yla tokalaştı. Yanlış anlaşılmasın, suçluyor değilim; ama HDK’nin eş sözcüsü bu kadar üst düzey bir görüşmede yer alabiliyorsa, ben neden burada yargılanıyorum? Barış iyidir, bu tür temaslar devam etsin. Ama davanın uzamasının artık bir anlamı yok.”
“Sekiz aydır ailemden ve mesleğimden uzağım”
Akdeniz, uzun tutukluluk süresine de dikkat çekti:
“Sekiz aydır ailemden, işimden, gazeteci olarak yapacağım haberlerden uzağım. Geçimini sağlamakla yükümlü olduğum bir ailem var. Herkes tahliye oldu, sekiz ayı geride bıraktık. Tek tutuklu sanık olarak kalmamı anlamlandıramıyorum.”
Savcı devam istedi, mahkeme tahliye kararı verdi
Savcı, mütalaanın henüz hazır olmadığını belirterek, suçlamanın “katalog suç” kapsamında olduğunu öne sürüp tutukluluğun devamını istedi.
Ancak mahkeme heyeti, dosyada yeni delil kalmadığı gerekçesiyle Ercüment Akdeniz’in tahliyesine karar verdi.
Akdeniz, 241 gün süren tutukluluğunun ardından serbest bırakıldı.
