Hakimler ve savcılar adli ve idari yargı hakim ve savcıları olarak görev yaparlar.

Bu görevler meslekten hakim ve savcılar eliyle yürütülür. Hakimler, mahkemelerin bağımsızlığı ve hakimlik teminatı esaslarına göre görev ifa ederler.

Hakimlik ve Savcılık Teminatı

Hakimler ve savcılar, avukatlar gibi azlolunamazlar. Hakimler kendileri istemedikçe Anayasada gösterilen yaştan önce emekliye ayrılamazlar. Bir mahkemenin veya kadronun kaldırılması sebebiyle de olsa aylık, ödenek ve diğer özlük haklarından yoksun kılınamazlar.

Meslekten çıkarılmayı gerektiren bir suçtan dolayı hüküm giymiş olanlar, görevini sağlık bakımından yerine getiremeyeceği kesin olarak anlaşılanlar veya meslekte kalmalarının uygun olmadığına karar verilenler hakkında kanundaki istisnalar saklıdır.

Hakimlerin Bağımsızlığı ve Tarafsızlığı

Yargı yetkisi, Türk Milleti adına bağımsız ve tarafsız mahkemelerce kullanılır. Hakimler, görevlerinde bağımsızdırlar. Anayasaya, kanuna ve hukuka uygun olarak vicdanı kanaatlerine göre hakimler hüküm verirler. Hakimler, mahkemelerin bağımsızlığı ve hakimlik teminatı esaslarına göre görevlerini ifa ederler.

Hakimler ve savcılar, kanunda belirtilenlerden başka resmi ve özel hiçbir görev alamazlar.

Hakimler ve savcılar ile Sayıştay dahil yüksek yargı organı mensupları siyasi partilere üye olamazlar.

Hiçbir organ, makam, merci veya kişi, yargı yetkisinin kullanılmasında mahkemelere ve hakimlere emir ve talimat veremez, genelde gönderemez, tavsiye ve telkinde bulunamaz. Görülmekte olan bir dava hakkında Yasama meclisinde yargı yetkisinin kullanılması ile ilgili soru sorulamaz, görüşme yapılamaz veya herhangi bir beyanda bulunulamaz.

Yasama ve yürütme organları ile idare, mahkeme kararlarına uymak zorundadır, bu organlar ve idare, mahkeme kararlarını hiçbir surette değiştiremez ve bunların yerine getirilmesini geciktiremez.

Hakimlerin bağımsızlığı, yargısal görevlerine ilişkindir. Hakimler, idari görevleri yönünden bağımsız değildirler. Zira hakim ve savcılar idari görevleri yönünden Adalet Bakanlığına bağlıdırlar.

Hakimin Yasaklılığı (Çekinmesi)

Belirli hallerde hakimlerin, hakimlik faaliyetiyle bağdaşmayacak belirli statü ve ilişkileri sebebiyle davaya bakması yasaktır. Bundaki amaç hakimin faaliyetlerinde bağımsız ve tarafsız davranmasını sağlamaktır. Bunlar öyle hallerdir ki, bu hallerde hakimin tarafsız yargılama yapabileceğini iddia etmek dahi mümkün değildir.

İdari yargılama usulü kanununda hakimin davaya bakma yasağı hususunda Hukuk Muhakemeleri Kanununun ilgili hükümlerine atıf yapılmıştır. O halde hakim, aşağıdaki hallerde davaya bakamaz, talep olmasa bile çekinmek zorundadır.

*Kendisine ait olan veya doğrudan doğruya ya da dolayısıyla ilgili olduğu davada
*Aralarında evlilik bağı kalksa bile eşinin davasında
*Kendisi veya eşinin altsoy veya üstsoyunun davasında
*Kendisi ile aralarında evlatlık bağı bulunanın davasında
*Üçüncü derece de dahil olmak üzere kan veya kendisini oluşturan evlilik bağı kalksa dahi kayın hısımlığı bulunanların davasında
*Nişanlısının davasında
*İki taraftan birinin vekili, vasisi, kayyımı veya yasal danışmanı sıfatıyla hareket ettiği davada

Hukuk Muhakemeleri Kanununda yer alan bu hallere ek olarak İdari Yargılama Usulü Kanununda hakimin şu iki durumda kanun yolu incelemesine katılamayacağı düzenlenmiştir.

*İstinaf başvurusuna konu edilen kararı veren ya da karara katılan hakim, aynı davanın istinaf yoluyla bölge idare mahkemesince incelemesinde bulunamaz.

*Temyize konu edilen kararı veren ya da karara katılan hakim aynı davanın temyiz incelemesinde görev alamaz.

Hakimin yargılamaya katılmasının yasak olduğu haller burada belirtilenlerle sınırlıdır. Bunların yorum veya kıyas yoluyla genişletilmesi mümkün değildir. Çekinmeye mecbur olan hakimin katılmasıyla karar verilmiş olması, yargılamanın yenilenmesi sebebidir.

Hakimin Reddi

Hakimin reddi, hakimin davada tarafsız olacağından kuşku duyulan durumlarda, taraflardan birinin istemi üzerine ya da kendiliğinden davaya bakmamasının talep edilmesidir. Hakimin reddi konusunda, İdari Yargılama Usulü Kanununda hüküm bulunmayan hususlarda Hukuk Muhakemeleri Kanunun ilgili hükümleri uygulanır.

Hakimin tarafsızlığından şüpheyi gerektiren önemli bir sebebin bulunması halinde taraflardan biri hakimi reddedebileceği gibi hakim de bizzat çekilebilir. Hakim, reddini gerektiren sebeplerden biri varken bizzat çekilmezse iki taraftan biri ret talebinde bulununcaya kadar davaya bakabilir.

Özellikle aşağıdaki hallerde hakimin reddi sebebinin varlığı kabul edilir.

*Davada, iki taraftan birine öğüt vermiş ya da yol göstermiş olması
*Davada, iki taraftan birine veya üçüncü kişiye kanunen gerekmediği halde görüşünü açıklamış olması
*Davada, tanık veya bilirkişi olarak dinlenmiş veya hakim ya da hakem sıfatıyla hareket etmiş olması; uyuşmazlıkta arabuluculuk veya uzlaştırmacılık yapmış bulunması
*Davanın dördüncü derece dahil yan soy hısımlarına ait olması
*Dava esnasında iki taraftan birisi ile davası veya aralarında düşmanlık bulunması

Hakimin reddi sebepleri burada belirtilenlerle sınırlı değildir. Hakimin tarafsızlığını önemli derecede şüpheye düşüren her durum, hakimin reddi sebebi teşkil edebilir.

Çekinme ve Reddin Karara Bağlanması

Hakimin çekinmesi ve reddine ilişkin hususlarda genel olarak Hukuk Muhakemeleri Kanununa atıf yapılmış olsa da İdari Yargılama Usulü Kanununda çekinme ve ret usulüne ilişkin birtakım özel düzenlemelere yer verilmiştir.

Mahkemelerde çekinme ve ret: Tek hakimle görülen davalarda hakimin reddi istemi, reddedilen hakimin katılmadığı idare veya vergi mahkemesince incelenir.

İtiraz üzerine veya doğrudan davaya bakmakta olan bölge idare mahkemesi ile idare ve vergi mahkemesi başkan ve üyelerinin reddi istemi, reddedilen başkan ve üyenin katılmadığı bölge idare, idare ve vergi mahkemesince incelenir.

İdare ve vergi mahkemelerinde reddedilen başkan ve üye birden çok ise istem bölge idare mahkemesince incelenir. Bölge idare mahkemelerinde reddedilen başkan veya üye birden çok ise istem Danıştayca incelenir.

Danıştayca ve bu mahkemelerce ret istemleri yerinde görülürse işin esası hakkında da karar verilir.

Davaya bakmaktan çekinme halinde diğer bir hakimin görevlendirilmesi ile mahkemenin noksan üyesinin tamamlanması veya görevli mahkemenin belirlenmesinde yukarıdaki hükümler uygulanır.

Danıştayda çekinme ve ret: Danıştayda davaya bakmakta olan dava dairesi başkan ve üyelerinin çekinme veya reddi halinde, bunlar hariç tutulmak suretiyle o daire kurulu tamamlanarak bu husus incelenir, çekinme veya ret istemi yerinde görülürse işin esası hakkında da bu kurulca karar verilir.

Çekinen veya reddedilenler ikiden fazla ise bu husustaki istem, idari dava dairesi başkan ve üyeleri için idari dava daireleri kurulunda, vergi dava dairesi başkan ve üyeleri için vergi dava daireleri kurulunda incelenir. Çekinen veya reddedilen başkan ve üyeler bu kurullara katılamazlar. Üye noksanı diğer dava dairelerinden tamamlanır. Bu kurullarca çekinme veya ret istemi kabul edildiği takdirde davanın esası hakkında da bu kurullarca karar verilir.

İdari dava daireleri kurulu ve vergi dava daireleri kurulu başkan ve üyelerinden bir kısmının davaya bakmaktan çekinmesi veya reddi halinde noksan üyelikler diğer dava dairelerinden tamamlanır.

İdari ve vergi dava dairelerinin kurullarının toplanmasına engel olacak sayıda ret istemlerinde bulunulamaz ve çekinilemez.

Danıştay tetkik hakimleri ve savcıları sebeplerini bildirerek çekinebilecekleri gibi taraflarca da reddedilebilir. Bunlar hakkındaki çekinme veya ret istemleri davaya bakmakla görevli daire tarafından incelenerek karara bağlanır.