KESK: “Bu Bütçe Yoksulluğu Derinleştiriyor, Emekçiler Kabul Etmiyor!”

Birleşik Kamu-İş’ten Adana’da İş Bırakma: “Hakça ve Halkça Bir Bütçe İçin Meydanlardayız”
Birleşik Kamu-İş’ten Adana’da İş Bırakma: “Hakça ve Halkça Bir Bütçe İçin Meydanlardayız”
İçeriği Görüntüle

Meclis Dikmen Kapısı’nda yapılmak istenen açıklama polis tarafından engellendi, KESK 2026 bütçesine karşı tepkisini Hazine ve Maliye Bakanlığı önünde dile getirdi. Basın açıklamasını KESK Eş Genel Başkanı Ayfer Koçak okudu.

Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), 2026 bütçesine karşı “Emekçiler Bu Bütçeyi Kabul Etmiyor” şiarıyla Meclis Dikmen Kapısı’nda yapmak istediği basın açıklamasını polis engellemesi nedeniyle Hazine ve Maliye Bakanlığı önünde gerçekleştirdi. Açıklamayı KESK Eş Genel Başkanı Ayfer Koçak okudu.

Koçak, TBMM’de günlerdir görüşülen bütçe yasa teklifinin toplumun ezici çoğunluğunu oluşturan emekçilerin, işçilerin, emeklilerin ve yoksulların ihtiyaçlarını yok saydığını vurgulayarak, bütçenin sermayeden yana tercihlerle şekillendirildiğini ifade etti.

Whatsapp Image 2025 12 20 At 15.22.48 (1)

“Bu Ülkede Yoksullaştırma Bir Tercih Haline Getirildi”

Ayfer Koçak, iktidarların yıllardır benzer söylemleri tekrar ettiğini belirterek, “Hiçbir iktidar ‘biz halkı düşünmüyoruz’ demez. Tam tersine hep halktan, emekten yana olduğunu söyler. Ancak bu sözlerle yıllardır oyalanıyoruz” dedi.

Koçak, gelinen noktada ekonomik krizin geçici bir durum olmaktan çıkarıldığını, yüksek enflasyon, düşük ücretler ve güvencesizlikle milyonlarca insanın açlık sınırının altına itildiğini vurguladı. Yoksulluğun yalnızca ekonomik değil, aynı zamanda siyasal bir kontrol aracına dönüştürüldüğünü ifade etti.

Whatsapp Image 2025 12 20 At 15.22.48

“Bir İktidarın Kimden Yana Olduğu Bütçeden Anlaşılır”

Bütçelerin birer turnusol kâğıdı olduğunu belirten Koçak, 2026 bütçe teklifini üç temel soru üzerinden değerlendirdi.

1. Vergiler Kimden Toplanacak?

Koçak’ın aktardığına göre bütçe teklifinde, sermayeye tanınan muafiyet ve istisnalarla 2,4 trilyon TL’lik vergi alınmıyor. Toplanacak her 100 TL verginin 90 TL’si gelir vergisi, KDV ve ÖTV gibi dolaylı vergilerle emekçilerin sırtına yüklenirken, sadece 10 TL’si şirketlerden alınıyor.
Üstelik ücretlilerin ödediği vergiler artırılırken, Kurumlar Vergisi düşürülüyor.

“Bu tablo çok açık: Tüm vergi yükü emeğiyle geçinenlere yıkılıyor” dedi.

2. Toplanan Vergiler Kime Harcanacak?

Koçak, bütçe kalemlerini şöyle sıraladı:

  • Her 100 TL verginin 20 TL’si faize,

  • 5 TL’si teşvik ve prim adı altında sermayeye,

  • En az 16 TL’si silahlanmaya,

  • 3 TL’si ise yandaş müteahhitlere ve beşli çetelere döviz garantisi olarak aktarılıyor.

3. Halkın Temel Sorunlarına Ne Kadar Pay Ayrılıyor?

Koçak, emekçilere ayrılan payın ise yok denecek kadar az olduğunu vurguladı:

  • Yoksullukla mücadeleye 4 TL,

  • İstihdama 3 TL,

  • Tarıma 3 TL,

  • Hukuk ve adalete 2 TL 80 kuruş,

  • Ar-Ge’ye 62 kuruş,

  • Bağımlılıkla mücadeleye 11 kuruş,

  • Kadının güçlenmesine ise yalnızca 6 kuruş.

“Daha Fazla Yoksulluk, Daha Fazla Sefalet Dayatılıyor”

Koçak, bütçenin yaklaşık 3 trilyon TL açık vereceğinin öngörüldüğünü, bu açığın da kamu yatırımlarında tasarruf adı altında yine halka yükleneceğinin açıkça söylendiğini ifade ederek, “Bu bütçe bizlere daha fazla yoksulluk, daha fazla işsizlik ve daha fazla sefalet teklif ediyor” dedi.

“Bu Bütçede Halk Yok”

KESK olarak bütçeyi haftalar önce reddettiklerini hatırlatan Koçak, Samsun, Adana, Van ve İzmir’de yapılan bölge mitinglerinde “Halk İçin Bütçe, Demokratik Bir Ülke” talebini yükselttiklerini söyledi.

Koçak, “Bu bütçede kamu emekçileri yok, işçiler yok, emekliler yok, kadınlar, gençler, öğrenciler yok. Engelliler, çiftçiler, küçük üreticiler yok” diyerek, bütçenin kamu hizmetlerine ve istihdama kaynak ayırmadığını vurguladı.

Milletvekillerine Açık Çağrı

KESK, 21 Aralık’ta bütçenin TBMM Genel Kurulu’nda oylanacağını hatırlatarak tüm milletvekillerine çağrıda bulundu:

“21 Aralık’ta bu bütçeye verilecek her kabul oyu, ülkedeki yoksulluğun, adaletsizliğin ve sefaletin derinleşmesine atılmış bir imza olacaktır. Hangi partiden olursanız olun, bu bütçeye el vermeyin. Bu karanlığın suç ortağı olmayın.”

“Karanlığın En Koyu Olduğu An, Aydınlığa En Yakın Olduğumuz Andır”

Açıklamanın sonunda 21 Aralık’ın yılın en uzun gecesi olduğuna dikkat çeken KESK, karanlığın ardından aydınlığın geleceğine olan inancını dile getirdi.

“Her karanlığın bir sonu vardır. Emekçiler için, halk için aydınlık günleri yakınlaştırmak adına Halk İçin Bütçe, Demokratik Türkiye mücadelemizi kararlılıkla sürdüreceğiz” denildi.

KESK Yürütme Kurulu imzasıyla yapılan açıklama, emek örgütlerinin 2026 bütçesine karşı mücadelesini sürdüreceği mesajıyla sona erdi.

Muhabir: Güven BOĞA