Milli Eğitim Bakanlığı'nın yeni yayınına eleştirel bir bakış

Milli Eğitim Bakanlığı, “Türk Eğitim Sistemi: Temel Unsurlar, Politikalar ve Reformlar” başlıklı yeni kitabını yayımladı. Türkçe ve İngilizce olarak hazırlanan bu kapsamlı çalışma, eğitim sistemini tüm yönleriyle tanıtma amacı taşıyor. Kitap, OECD ve PISA gibi uluslararası platformlarda da tanıtıldı.

Ancak bu devasa yayının arkasında, önemli bir soru var:
Eğitim sistemimizin fotoğrafı mı çekildi, yoksa bir reklam broşürü mü hazırlandı?

Kapsamlı Ama Tek Yönlü Bir Anlatı

Kitap, okul öncesinden yükseköğretime, öğretmen yetiştirmeden eğitim finansmanına kadar birçok başlığı içeriyor. 14 bölümden oluşan eser, şemalar ve istatistiklerle zenginleştirilmiş. İlk bakışta, eğitim politikaları üzerine çalışanlar için ciddi bir kaynak gibi görünüyor.

Ancak içeriğe yakından bakıldığında kitapta eleştirel düşünceye kapalı, tamamen “bakanlık bakışı”yla hazırlanmış bir anlatının hâkim olduğu görülüyor.

Reformlar Anlatılıyor, Sorunlar Susuyor

Kitapta reformlara geniş yer verilmiş. Ancak reform diye anlatılanlar genellikle yönetmelik güncellemeleri veya yeni yapılanmalar. Oysa bir eğitim reformu; fırsat eşitliği sağlar, pedagojik dönüşüm getirir, sahadaki öğretmenin ve öğrencinin hayatını somut biçimde iyileştirir.

Sınav sisteminin baskısı, eğitimde bölgesel eşitsizlik, öğretmen atamalarındaki adaletsizlik gibi yıllardır süregelen yapısal sorunlara kitapta neredeyse hiç değinilmiyor.

Sessiz Kalan Sesler

Kitapta eksik olan en önemli şeylerden biri de çok seslilik.
Ne öğretmenlerin görüşleri, ne öğrencilerin deneyimleri, ne de velilerin beklentileri bu kitapta yer bulmuş. Eğitim politikalarının bu kadar kişiyi etkilediği bir düzende, yalnızca merkezî idarenin anlatısı yeterli olabilir mi?

Eğitimde samimi ve etkili çözümler üretmek istiyorsak, sahadan gelen sesleri dinlemeden, sistemin yalnızca yukarıdan anlatılması sürdürülebilir değildir.

Eğitim Sistemi Eleştirel Düşünceyi Savunur, Ama Kendini Eleştirmez mi?

Bir ironi var: Kitapta eğitim politikalarının temel amaçlarından biri olarak “eleştirel düşünce” vurgulanıyor. Fakat kitabın kendisinde en ufak bir öz eleştiri yer almıyor.

Yani biz çocuklara eleştirmeyi öğretiyoruz ama sistemi eleştiremiyoruz.

 İyi Başlangıç, Ama Eksik Yüzleşme

Evet, bu kitap önemli bir adım. Türkiye’nin eğitim sistemine dair ilk kez bu kadar kapsamlı bir doküman sunuluyor. Ama bu dokümanın yalnızca kurumun kendini anlatmasıyla sınırlı kalması, şeffaflık ve hesap verebilirlik ilkeleriyle örtüşmüyor.

Gerçek reform, yalnızca neyin yapıldığını anlatmakla değil; neyin eksik kaldığını da cesaretle ortaya koymakla olur.

Eğitim, yalnızca başarılarla değil; hatalarla da büyür.

Türk Eğitim Sistemi: Temel Unsurlar, Politikalar ve Reformlar Türkçe kitabına ulaşmak için tıklayınız.

Türk Eğitim Sistemi: Temel Unsurlar, Politikalar ve Reformlar İngilizce kitabına ulaşmak için tıklayınız.