İmge “düşsel olarak tasarlanan ve gerçekleşmesi özlem olarak duyumsanan şey, düş.” olarak tanımlanır. İnsanlar da zengin bir imge dünyası oluşabilmesi için bebeklik, çocukluk, gençlik ve yetişkinlik dönemlerinde zengin bir hayat sürebilmiş olmaları gerekmektedir. Yaşanılan hayatın zenginliğini korku, acı, hüzün, mutluluk, neşe ve üzüntü gibi duyguları hani derler ya dibine kadar yaşamaktır. Büyük şair olmak zengin imge dünyasını satırlara yansıtabilmektir. Büyük şair olmak demek büyük bir işçilik demektir.  

Son yıllarda ismi çok fazla anılan ve benim büyük şair olarak tanımladığım Şükrü Erbaş hakkında iki kelam edelim.

Şükrü Erbaş çocukluğu, gençliği ve yetişkinliği dönemlerinde yaşadığı deneyimler neticesinde emek tarafında bir siyasal kimliğe bürünmüştür. Şükrü Erbaşın şiirleri sadece anlam dünyasını ifade etmez aynı zamanda düşün, duyumsama ve müzik gibi duyguları tüm insanlığa hitaben yazılan evrensel bir metin gibidir. Okuyucularının duygu ve anlam dünyasına dokunur. Şiirleri bizi aynı zamanda minimal deneme tadında bir his dünyasına götürür. Aşağıdaki dörtlükte deneme ve şiir iç içe geçmiş gibidir. Okuyunca çok özel bir his dünyasına bizi götürür.

Yalnızlık taşa çevirir yüreği, diyemedin.

İnsan sevmezse dünya bir yaşama cezasından başka nedir ki, diyemedin.

Her vazgeçişte gövdemiz biraz daha uzaklaşır bizden, diyemedin.

İnsan bütün acılardan sadece bir sevgi sözüyle döner dünyaya, diyemedin.

                                                                                                                      Şükrü ERBAŞ

 Whatsapp Image 2024 04 26 At 16.57.30

Şükrü Erbaşın hayatından çok önemli bir anekdota da değinmeden geçemeyeceğim. Kanser hastalığı neticesinde ölen eşi Hatice Erbaştan sonra kendi yalnızlık ve sessizlik dünyasına çekilmiş. Eşinin ölümü onun imge dünyasının daha çok acı ve hüzün duygularıyla zenginleşmesi şiirlerine yansımıştır. Bu acı ve hüzün dünyasından çıkan şiirleri son yıllarda çok fazla okuyucu kitlesine ulaşmaya başlamıştır. Bu bağlamda muhafazakâr okuyucular tarafından da çok sevilen Erbaş, bu insanların belki dile getiremedikleri hislerine, duygularına şiirleriyle tercüman olabilmiştir. Okuyucu kitlesi şiiri sezebilen, aurası açık, vicdanlı, şiirle ruhunu okşayan ve incelten bir okuyucu kitlesidir. Bu kitlenin ufku açık, hayal dünyası çok gelişmiş ve ilerde insanlığa çok büyük hizmetleri olacaktır.

Bu bağlamda Şükrü Erbaş’ın Adana Eğitim Sen sendika şubesinin 28 Nisan 2024 tarihinde saat: 14:00 da Yaşar Kemal kültür merkezinde düzenleyeceği söyleşi ve imza günü etkinliğine tüm şiir sevenleri bekliyoruz.